Şehit ve Gazi Aileleri [1,934]

Şehit ve Gazi Aileleri
Şehit ailesine Şehadet Belgesi verildiSiirt kırsalında yürütülen 'Şehit Jandarma Yüzbaşı Doğan Sevinç Operasyonu'nda 7 Haziran'da şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Aydın Ceylan'ın ailesine şehadet belgesi verildi. Çanakkale'nin Yenice ilçesinde şehit Aydın Ceylan için mevlit programı düzenlendi.Siirt kırsalında yürütülen "Şehit Jandarma Yüzbaşı Doğan Sevinç Operasyonu"nda 7 Haziran'da şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Aydın Ceylan'ın ailesine şehadet belgesi verildi.
Çanakkale'nin Yenice ilçesinde şehit Aydın Ceylan için mevlit programı düzenlendi.Programda, Yenice Kaymakamı Musa Göktaş ve Çanakkale İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Sadi Akman, şehit ailesine şehadet belgesini teslim etti.
Aydın Ceylan'ın babası Bekir Ceylan, annesi Gülten Ceylan ve eşi Narin Ceylan ile görüşen Yenice Kaymakamı Musa Göktaş, "Vatan uğruna canlarını feda eden şehitlerin hiçbir zaman unutulmayacağını belirtti. Şehitlerimizin değerli aileleri bizlere emanettir. Bizler, her zaman şehit ve gazi ailelerimizin yanındayız, hayrınızı Allah kabul etsin, aziz milletimizin başı sağ olsun." ifadelerini kullandı.
81 0 19.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Polisi Şehit eden zanlı serbest bırakıldıBursa'da 2020 yılında iki grup arasında çıkan kavgada polis memuru Erman Özcan'ın şehit edilmesi ve 2 kişinin öldürülmesine ilişkin hakkında dava açılan tutuksuz sanık Çakır A, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle beraat etti.Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, hakkında "suçluyu kayırma", "nitelikli kasten öldürme", "kasten öldürme", "nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs", "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlarından dava açılan tutuksuz sanık Çakır A'nın avukatı katıldı.Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasında, sanığın üzerine atılı tüm suçlardan beraatine karar verilmesini talep etti.Mütalaaya katıldıklarını belirten sanık avukatı, sanığın beraatine karar verilmesini istedi.Mahkeme heyeti, sanık hakkında her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle üzerine atılı suçların her birinden beraatine hükmetti.
Olay
Yıldırım ilçesi Hacivat Mahallesi 8. Engin Sokağı'nda 31 Mayıs 2020'de iki grup arasında çıkan tartışma kavgaya dönüşmüştü. Çevredeki evlerden birinin çatısından pompalı tüfekle açılan ateş sonucu Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli polis memuru Erman Özcan (37) şehit olmuş, kavgaya karışanlardan Rüstem ve Mahmut Ortaç yaşamını yitirmiş, E.B. ise yaralanmıştı. Olaya ilişkin tutuklanan Tuncay Aksu ile başka suçtan tutuklu Köçer Ö'nün de yer aldığı 16 tutuksuz sanık hakkında Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı.Davanın geçen yıl eylül ayında karara bağlanmasının ardından bazı sanık, müşteki ve müşteki sanık avukatlarının itirazı üzerine dava dosyası yeniden Bursa Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmişti. Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi de yerel mahkemenin kararını, yakın akrabalık ilişkisi ve menfaat çatışması bulunduğu gerekçesiyle bazı müşteki sanıkların savunmalarının ayrı avukatlar tarafından yapılması gerektiği ve bazı sanıklar için çelişkili hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozmuştu.
Yeniden yapılan yargılamada mahkeme heyeti, tutuklu sanık Tuncay Aksu'ya polis memuru Erman Özcan'a karşı eyleminden dolayı "kamu görevi nedeniyle kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası vermiş, sanığa, maktuller Mahmut ve Rüstem Ortaç'a yönelik eyleminden dolayı "kasten öldürme" suçundan ayrı ayrı verdiği müebbet hapis cezasını haksız tahrik indirimi uygulayarak 18'er yıla düşürmüştü. Aksu, E.B'yi "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan da 6 yıl 9 ay hapse mahkum edilmişti.
Ayrıca heyet, hakkında yakalama kararı bulunmasına rağmen ulaşılamayan sanık Çakır A'nın dosyasının ayrılmasına, diğer tutuksuz sanıkların ise beraatına karar vermişti.Polis ekipleri, yaklaşık iki ay süren takip sonucu Çakır A'nın Eskişehir'de Emek Mahallesi Nesligül Sokak'taki bir evde saklandığını belirlemişti. Çakır A, eve düzenlenen operasyonda saklandığı yatağın altında yakalanmıştı.
224 0 19.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Vali'den Babalar gününde Şehit babasına ziyaretAmasya Valisi Mustafa Masatlı, Mardin Nusaybin'de şehit olan Piyade Yüzbaşı Alper Kalem'in babası Mehmet Ali Kalem'i ziyaret ederek, 'Babalar Günü'nü kutladı. Şehit babası Kalem, "Ben de emekli askerim. 14 yıl Güneydoğu'da görev yapmama ve şehitlik mertebesini yürekten istememe rağmen Rabbim şehitliği bana değil evladıma nasip etti. 'Neden benim evladım şehit oldu' diye asla düşünmedim, düşünmem de. Binlerce evladım da var olsa vatanım, milletim, toprağım ve bayrağım için feda olsun" dedi.Mehmet Ali Kalem, "Şehit babası olarak böyle anlamlı bir günde hatırlanmak bizi onurlandırdı. Şehit babasıyım, Elhamdülillah onun ulviyetini biliyoruz. Allah şehitliği dilediklerine ve istediklerine verir. Ben de emekli bir askerim. 14 yıl Güneydoğu'da görev yapmama ve şehitlik mertebesini yürekten istememe rağmen şehitliği bana değil evladıma nasip etti. 'Neden benim evladım şehit oldu' diye asla düşünmedim, düşünmem de. Binlerce evladım da var olsa vatanım, milletim, toprağım ve bayrağım için feda olsun. Kanımın en son damlası bugün bile istenirse vatanım için helal hoş olsun. Evladımın hatırı o kadar çok yüksek ki, bu anlamlı günde evlat bildiğim dostlarımız ziyaretleriyle bizi mutlu etti. Hepsine bizi yalnız bırakmadıkları için teşekkür ediyorum" dedi.2016 yılında Mardin Nusaybin ilçesinde bölücü terör örgütüne yönelik devam eden operasyonda şehit düşen Piyade Yüzbaşı Alper Kalem'in babası Mehmet Ali Kalem'i ziyaret ederek, Babalar Günü'nü kutlayan Vali Masatlı, “Babalar gününde başta şehit babalarımız olmak üzere tüm babalarımızın Babalar Günü'nü kutluyorum. Ailenin iki önemli unsuru var, analarımız ve babalarımız. Bizler de Babalar Günü'nde şehidimiz Piyade Yüzbaşı Alper Kalem'in babası Mehmet Ali amcamızı tugay komutanımız, jandarma komutanımız ve emniyet müdürümüz ile beraber bu anlamlı günde ziyaret edelim istedik. Allah kıymetli babalarımızı başımızdan eksik etmesin. Babalarımız, analarımız var oldukça hem devletimiz hem milletimiz hem de bayrağımız sonsuza kadar payidar olacaktır. Tüm şehitlerimizin anne ve babalarının ellerinden öpüyor, şehitlerimizi de minnet ve saygıyla anıyoruz" diye konuştu.
182 0 18.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Edirnekapı Şehitliği'nde buruk babalar günüEdirnekapı Şehitliği'nde babalar günü nedeniyle duygusal anlar yaşandı. Şehit olan evlatlarını ziyarete gelen babalar çocuklarının mezarına su döktü, dualar etti.Sabahın erken saatlerinden itibaren şehitliğe ziyarete gelen şehit yakınları dualar ve Kur'an-ı Kerim okudu. Şehit yakınlarının yanı sıra vatandaşlar da Babalar Günü'nde şehitlere dua etmek için kabristana geldi.
"VATAN SAĞ OLSUN"
1995 yılında Tunceli'de silah arkadaşlarıyla birlikte şehit düşen Enver Yorulmaz'ın babası Yusuf Yorulmaz, "Enver benim tek oğlumdu. Vatan için 18 arkadaşıyla birlikte şehit düştü. Acımız büyük. Özel günler bize acı veriyor. Oğlum bize gelemedi biz ona geldik. Yaşasaydı koşarak elimizi öpmeye gelirdi. Her cuma oğlumuzu ziyarete geliyoruz. Vatan sağ olsun, her şey vatan için. Allah kimseye evlat acısı vermesin" dedi.
"HER GÜN BURADAYIZ"
Tunceli'de çatışmada şehit olan Ahmet Üvenç'in abisi, Muhlis Üvenç, "Her gün buradayız. Acı bizim acımız vatan bizim vatanımız, hayat devam ediyor. Bunları ihmal edenler var. Çok ihmal ediyorlar bizi. Gelip bizi ziyaret etsinler. Anne babaları ziyaret etsinler. Babalar burada gaziler burada. Biz her gün buradayız. Vatan için canını verdiler. Bizim de yalnız bırakmamamız lazım" dedi.
193 0 18.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Şehit ailesine tazminat şokuDiyarbakır'da 2018'de PKK'lı teröristlerce öldürülen ve sivil şehit sayılan Mehmet Devran Ayırbaz'ın (29) kardeşlerine ödenen 100 bin lira manevi tazminat, istinaf mahkemesi tarafından gereğinden fazla bulunarak 40 bin lirasının iadesi istendi.Diyarbakır Valiliği, Ayırbaz'ın anne ve babasına toplam 39 bin 793 lira tazminat ödeyerek, bir kardeşini de memur olarak işe yerleştirdi.
Olayın ardından Ayırbaz'ın kardeşleri manevi tazminat davası açtı ve mahkeme sonucu 4 kardeşe 25'er bin liradan toplam 100 bin lira tazminat ödendi.Parayı alıp üzerine kredi çeken kardeşler, terör nedeniyle bölgeden göç eden anneleri için Adana'dan ev satın aldı.İçişleri Bakanlığı Hukuk Hizmetleri ve Diyarbakır Valiliği, istinaf mahkemesine itiraz ederek yatırılan paranın gereğinden fazla haksız kazanç olduğunu öne sürdü.
Mahkeme, itirazı kısmen kabul ederek ödenen 100 bin liranın 40 bin lirasının 20 Haziran 2020 yılından itibaren yasal faiziyle birlikte iadesine ve avukat parası olan 6 bin 400 liranın da Ayırbaz ailesinin ödemesine karar kıldı.Aileye tebligat gönderen icra dairesi, paranın 7 gün içerisinde iade edilmesi gerektiğini bildirdi.
Duruma itiraz eden aile, aldıkları tazminat parasıyla annelerine ev aldıklarını ve iade istenilen 40 bin lirayı ödeyecek durumlarının olmadığını söyleyerek yetkililerden yardım istedi.Anne Fatma Ayırbaz, oğlunun hain saldırı sonucu katledildiğini belirterek, “Oğlumu öldürüp arabasını yaktılar. Benim oğlumu geri getirsinler, isterlerse her şeyimizi alsınlar. Tazminat almaya hakkımız varmış. Gidip başvurduk parayı bize verdiler şimdi ise faiziyle geri istiyorlar. Bizim ödeyecek durumumuz yok. Terör yüzünden kaçıp Adana'ya geldik. ‘Siz polisle iş birliği yapıyorsunuz' denilerek evimiz taşlanıyordu. Devlet büyüklerimizden yardım bekliyorum” dedi.sözcü
338 0 14.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Şehit öğretmenin babası ve annesi 3 gün arayla vefat ettiDiyarbakır'da 1996 yılında Şehit edilen Öğretmen Mustafa Sadettin Küçük'ün Antalya'nın Serik ilçesinde oturan babası Ramazan Küçük'ün (88) ardından, 3 gün sonra da annesi Naile Küçük (86) vefat etti.Kent merkezindeki Hantepe İlköğretim Okulu'nda görev yaparken, 1 Ekim 1996 tarihinde kaçırılarak köy dışında Şehit edilen Serikli sınıf öğretmeni Mustafa Sadettin Küçük'ün babası Ramazan Küçük, yaşlılığa bağlı rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü hastanede 2 Haziran günü vefat etti Ramazan Küçük'ün cenazesi, cuma vakti Çandır merkez mezarlığında kılınan namazın ardından oğlu şehit öğretmen Mustafa Sadettin Küçük'ün yanına defnedildi. Şehit Mustafa Sadettin Küçük'ün annesi Naile Küçük de yaşlılığa bağlı rahatsızlıkları nedeniyle bu sabaha karşı yaşamını yitirdi. Naile Küçük'ün cenazesinin de bugün ikindi vakti oğlu şehit öğretmen Mustafa Sadettin Küçük ve 3 gün önce vefat eden eşi Ramazan Küçük'ün yanına defnedileceği öğrenildi.Şehit öğretmen Mustafa Sadettin Küçük, 1973 yılında Serik'te doğdu. Erzurum Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi Biyoloji Bölümü'nü bitiren Mustafa Sadettin Küçük, 1994 yılında Diyarbakır Merkez Hantepe İlköğretim Okulu'nda sınıf öğretmenliği görevine başladı. Askerlik görevini tamamladıktan sonra, aynı okuldaki görevine dönen Mustafa Sadettin Küçük, 1 Ekim 1996 tarihinde Hantepe köyünden kaçırılarak köy dışında şehit edildi.
237 0 07.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Aile Bakanlığı Devir teslim töreni yapıldıAile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, görevi Derya Yanık'tan devraldı.Göktaş, bakanlıkta düzenlenen devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, Derya Yanık ile çok yakın zamana kadar çalıştıklarını belirterek, bayrağı kendisinden devralmanın bir onur olduğunu söyledi.Türkiye Yüzyılı vizyonuyla kurulan bu kabinede millete hizmet etme şerefini kendisine layık gören Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarını sunan Göktaş, özellikle 6 Şubat depremlerinin açtığı yaraların sarılması için bakanlık çalışanlarının gece gündüz demeden çabaladığına herkesin şahit olduğunu, bundan sonra da aynı gayret ve özveriyle çalışmaya devam edeceklerini dile getirdi.Göktaş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak müreffeh bir Türkiye ve Türkiye Yüzyılı için yeni bir güçle yol aldıklarını belirterek, şöyle devam etti:
Türkiye artık etkin bir sosyal hizmet anlayışıyla vatandaşlarına tek tek ulaşan ve tüm dünyada örnek gösterilen bir ülke. Bu başarısında bireyi ve aileyi öne çıkaran kuşatıcı sosyal politikaların payı büyük. Bundan sonra da bu doğrultuda aileyle ilgili çalışmalara ağırlık vereceğiz. Toplumların şekillenmesinde, değer yargılarının kuşaktan kuşağa aktarılmasında ailenin öneminin farkındayız. Güçlü birey, güçlü aile, güçlü toplum ve güçlü Türkiye'ye olan inancımızı özellikle vurgulamak istiyoruz. Tıpkı aile ve toplum hizmetlerinde olduğu gibi kadınlar, çocuklar, yaşlılar, engelliler, şehit ve gazilerle ilgili çalışmalarımızı da yüzyıl vizyonumuzda yürüteceğiz. Bunların yanı sıra sosyal refahın adaletli bir şekilde paylaşılması için tüm paydaşlarımızla uyum içinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Hak temelli sosyal yardımların şeffaf bir anlayışla sürdürülebilir olmasını çok önemli görüyoruz. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı toplumun bütün kesimlerini kucaklayan yapısıyla, kendi değerlerinden ve medeniyetinden aldığı güçle Türkiye Yüzyılı'na hazır."
- "Çok sevgili bir dostumuza bu bayrağı devrediyor olmaktan çok mutluyum"
Derya Yanık da her zaman AK Parti'de görevlerin bir bayrak değişimi olduğunu, herkesin hangi noktada görev yapıyorsa bir sonraki gelecek kişiye görevi en güzel şekilde devrettiğini söyledi.Bu görevi 21 Nisan 2021'de devraldığını hatırlatan Yanık, "Yine çok kıymetli bir bakanımıza, çok sevgili bir dostumuza bu bayrağı devrediyor olmaktan gerçekten çok mutluyum. Sayın Bakanımızın geçmişte yaptığı çalışmaları, enerjisi, gençliği kesinlikle şu anda bulunduğu noktayı da çok geliştirerek, dönüştürerek ve enerjisiyle ilerleterek yürüteceğinden benim en ufak bir kuşkum yok." diye konuştu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kimsesizlerin kimsesi olma yükümlülüğünü yerine getirdiğine, bir tarafıyla da aslında gelecek inşası olduğuna işaret eden Yanık, şöyle konuştu:"Türkiye Yüzyılı'nı inşa ederken aslında bir taraftan da Türkiye'nin geleceğini inşa edecek bir yerden bahsediyoruz. Kadın çalışmaları bakanlığımızın en önemli çalışmalarından birisi. Dolayısıyla yabana atmamız, ihmal etmemiz mümkün değil. Kadınların istihdama erişimi, sağlık, eğitim hakları, şiddetle mücadele, siyasal ve sosyal hayata katılımları gibi pek çok meseleyi yine önümüzdeki süreçte inşallah Türkiye Yüzyılı'na yaraşır bir biçimde ve dünyanın da yürüdüğü yola yaraşır bir biçimde geliştirmek mecburiyetindeyiz. Tabii ki çok önemli bir başlık aile. Bakanlığımızın en önemli çalışmalarından birisi aile ve toplum hizmetleri çatısı altında güçlü ailenin yani meselelerini çözme kabiliyeti olan ailenin inşasında bizim kültürel kodlarımızdan, inancımızdan, değerlerimizden taşıdığımız birbirini destekleyen, birbirine sahip çıkan, birbirini koruyan, kollayan aile yapısının sürdürülmesi ve varsa sıkıntılar onarılması noktasında yapılması gerekenleri yaptık ve yapmaya devam edeceğiz."
Yanık, bugüne kadar birlikte çalıştığı mesai arkadaşlarına teşekkür ederek, "Sayın Bakanımıza kolaylıklar diliyorum. Yolu açık olsun. Son derece meşakkatli ancak manevi tatmini çok yüksek bir alanı devralıyor. Bihakkın yerine getireceğinden en küçük bir kuşkum yok. Bu anlamda kendisine hem başarılar diliyorum hem dualarımın her zaman kendisiyle beraber olacağını ifade etmek istiyorum." şeklinde konuştu.Törene, Bakan Göktaş'ın annesi Güler Özdemir ile babası Hasan Özdemir de katıldı.Konuşmaların ardından Göktaş ve Yanık, birbirlerine çiçek takdim etti.memurlarnet.
Mahinur ÖZDEMİR GÖKTAŞ kimdir
Doğum Yeri:Brüksel
Doğum Tarihi:1982
Öğrenim:Université Libre de Bruxelles Ekonomi, Siyasal ve Sosyal Bilimler Fakültesi
Yabancı Dil:Fransızca, İngilizce, Flemenkçe
Medeni Durumu:Evli
Özgeçmiş
1982 yılında Brüksel'de doğan Mahinur Özdemir Göktaş, lisans ve yüksek lisans eğitimini Université Libre de Bruxelles Ekonomi, Siyasal ve Sosyal Bilimler Fakültesi'nde tamamladı.2009 yılında Avrupa'nın ilk başörtülü milletvekili olarak Brüksel Parlamentosu'na seçilen Göktaş, 2019 yılına kadar Brüksel Parlamentosu Sosyal Hizmetler Komisyonu Başkanvekilliği, Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanvekilliği görevlerini sürdürdü.
Siyasi kariyeri boyunca kadın istihdamı, kadın girişimciliği, kadına karşı şiddet, aile içi şiddet ve fırsat eşitliği, çevre ve şehircilik konularında hem Brüksel parlamentosunda hem de STK'larda çalışmalar yaptı.Ayrımcılık ve İslamofobi ile mücadelede de aktif rol üstlenen Göktaş, 2015 yılında Ermeni soykırımı iddialarını tanımadığı gerekçesiyle partisinden ihraç edildi ve görevini bağımsız milletvekili olarak sürdürdü.
2019 yılında Belçika'da yaptığı çalışmalarından dolayı Kral Leopold Devlet nişanına layık görüldü.
Fransızca, İngilizce, Flemenkçe bilen Göktaş, 2020 yılında Türkiye'nin Cezayir Büyükelçisi olarak atandı.2019 yılından bu yana İslam İşbirliği Teşkilatı Kadın Danışma Komisyonu üyeliği görevlerini de sürdüren Mahinur Özdemir Göktaş, evli ve 2 çocuk annesidir.
247 0 06.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Vefat eden Şehit babası defnedildiÇankırı şehitlerimizden 06.06.1998 tarihinde Tunceli Malazgirt İlçesinde teröristler tarafından şehit edilen Jandarma Uzman Çavuş Faruk Durmuş'un babası Kırıkkale MKE'den emekli Kızılırmak Bayanpınar Köyünden MUSTAFA DURMUŞ vefat etmiştir.Merhumun cenazesi öğle namazından sonra Çankırı Hoca Ahmet Yesevi Camisinde kılınacak cenaze namazının ardından Sarıbaba Mezarlığında toprağa verildi.
196 0 02.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
33 Şehit davasında delil yetersizliğinden beraat kararı verildiErzincan Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma dâhilinde, Başbağlar köyünde 5 Temmuz 1993'te PKK'lı teröristlerce 33 sivilin şehit edilmesi olayıyla ilgili terör örgütü PKK/KCK üyesi oldukları tespit edilen 21 sanık hakkında hazırlanan iddianame, Erzincan 2. Ağır Ceza Mahkemesince değerlendirilerek, katliamda sorumluluğu bulunan ve terör örgütü PKK/KCK üyesi oldukları tespit edilen A.Ç, A.T, C.Ş, D.K, D.S, E.M, E.K, F.Y, H.S, H.A, H.Y, İ.H.A, İ.T.Y, M.İ, M.D, M.A, N.Ö, S.Ö, S.T, Ş.Ö. ve Ü.B. hakkında "devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını, devlet idaresinden ayırmaya çalışmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianameyi kabul etmişti. İddianamede, daha önce birçok farklı eylemlere katılmış terörü örgütü mensuplarının da ifadeleri yer aldı. Soruşturma aşamasında 1'i adli kontrol şartıyla serbest bırakılan ve 20'si hakkında yakalama kararı çıkartılan sanıkların ilk duruşması Erzincan Adliyesinde 17 Ekim 2022 tarihinde başlamıştı.Bugün görülen Erzincan 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada ise, Başbağlar köyü muhtarı Ali Akarpınar, tanıklar, mağdurlar ve mağdur yakınları hazır bulundu. Mağdur tarafların avukatları ve Adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanan sanık S.T. ile avukatı da duruşmaya İstanbul'dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.Mağdurların avukatları sanığın cezalandırılarak tutuklanmasını istedi. Duruşmaya katılan mağdurlar ve mağdur yakınların ise daha önce ki duruşmalarda ki konuşmalarını yineleyerek sanığın cezalandırılmasını talep etti.Savunması sorulan sanık S.T., suçsuz olduğunu ve Başbağlar Katliamında bulunmadığını söyledi.Sanık S.T.'nin avukatı ise mağdurların sanığı tanıyıp, teşhis edemediğini ve dosyada müşahhas delil bulunmadığını belirterek müvekkilinin beraatını talep etti.Duruşmaya 5 dakika ara veren mahkeme heyeti ardından sanığın delil yetersizliği sebebiyle beraatına karar verdi.
"Umutlarımız tükeniyor"
Katliamın tanıklarından olan Başbağlar köyü Muhtarı Ali Akarpınar, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamasında umutlarının tükendiğini belirterek, "Beklenen bir karar olduğunu düşünüyorum. Çünkü; diğer sanıklar 2015 yılından beri bir tanesi bile yakalanmamış. Bu sanığın da kendisi teslim olmuş. İyi niyet göstergesi olarak mahkeme öyle değerlendirdi ama Başbağlar Davasında müşahhas bir gelişme maalesef yok. Gelip gelip gidiyoruz. 30 yıldır bu sürüncemede kalan dava herhalde bu şekilde bitecek diye düşünüyorum. Umutluyduk ama maalesef umutlarımız bitti. Başbağlar Davası herhalde bir ömür, kıyamete, ahirete kadar sürecek. Diğerleri bulunamadığı için yargılanması gıyabi olarak yapılabilir ama maalesef 2015 yılından 2021 yılına kadar Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iddianamesine göre arama kayıtları devam ediyor. Bugüne kadar bir tanesi bile yakalanmadı maalesef. Eğer bunlardan biri yakalanabilirse bu dava yeniden bir gelişme gösterir diye düşünüyorum. Yakalanmadığı müddetçe biz gelip gelip gideceğiz, öyle görünüyor" dedi.
Başbağlar'da neler oldu? Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı, şehre 150 kilometre uzaklıktaki Başbağlar köyünü 5 Temmuz 1993'te basıp bir saatten uzun bir süre PKK propagandası yapan bir grup, daha sonra 28 erkeği kurşuna dizmişti. Aralarında kadınların da olduğu 5 kişi de sığındıkları evlerin ateşe verilmesiyle yakılarak öldürülmüştü. Köydeki evlerin büyük bölümü, köy okulu, köy camisi ve halkevi de ateşe verilmişti. Saldırı sırasında, köyün telefon ve elektrik hatları kesilmişti. Olay, komşu köydekilerin haber vermesiyle ortaya çıkmıştı
104 0 02.06.2023

Şehit ve Gazi Aileleri
Belediye Gazi ve Şehit aileleriyle buluştuAntalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ve eşi Ümran Uysal, Adalya Vakfı Engelsiz Kafe'de düzenlenen kahvaltıda gaziler ve şehit aileleriyle kahvaltıda bir araya geldi.Buluşmada, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimler Derneği, Türkiye Muharip Gaziler Derneği, Memleket Sevdalıları Ruhunu Yaşatma Derneği, Şehit Aileleri Derneği, Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği, Türkiye Emekli Subaylar Derneği, 15 Temmuz Vatan Şehitleri, Gazileri ve Terör Mağdurları Adını Yaşatma Derneği yer aldı.
Başkan Uysal, kahvaltının ardından yaptığı konuşmada Türkiye'nin bugün medyasının bölünmüş, insanları birbirlerini dinlemez, dinleyemez hale getirildiğini söyledi. Bazı siyasetçilerin başta kendi tabanını sıkılaştırmak, netleştirmek için daha da hırçınlaştığını aktaran Uysal, “Böyle yalanlar deryasına sürüklüyor insanları. Vaktiyle hatırlayanlar vardır içimizde. Batı cephesi kumandanımız, milli kahramanımız merhum İsmet İnönü'ye ‘Asker kaçağı' demişler, geniş bir kitle de buna inanmıştı. Devletin radyolarına asker kaçağı demişlerdi. Ve buna da inanan kitleler olmuştu. Şimdi çok benzer bir durum yaşıyoruz aslında. Çok farklı değil" yorumunda bulundu.
85 0 01.06.2023
Şehitler

Önder ÖzenKuzey Irak 123 03.05.2025

Berat Mecit DayKuzey Irak 261 23.04.2025

Nurettin TokyürekKuzey Irak 253 07.07.2022

İbrahim GüneyAnkara 248 11.04.2025

Mesut AcarŞanlıurfa 293 30.03.2025

Mustafa UsluKuzey Irak 631 20.02.2025

Onur ŞirinKonya 613 25.02.2025

Osman OktaySuriye 657 13.02.2025
Gaziler

Metin KuşKastamonu 620 04.05.2011

Muharrem ÇelikSuriye 494 10.10.2019

Ahmet KarakuşSuriye 403 31.12.2020

Hasan Hüseyin KarataşSuriye 335 13.02.2017

Mehmet DemirtaşKuzey Irak 803 25.10.2022

Osman Sefa TosunKuzey Irak 524 05.09.2022

Umut EşgünoğluKuzey Irak 642 28.11.2022

Bünyamin KocamanKuzey Irak 640 16.10.2022
Çok Okunanlar

Şehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Haberleri 94,386 06.02.2020

Cami İmamı 33 Şehit sonrası ahlaksız paylaşım yaptı serbest bırakıldıManisa'da imam Ali Metin Özyurt'un, İdlib'de 33 askerimizin şehit olması sonrası yaptığı ahlaksız paylaşım büyük tepki gördü. Gözaltına alınan imam, savcılıkta ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.Manisa'nın Alaşehir ilçesindeki bir camide imamlık yapan Ali Metin Özyurt, 27 Şubat'ta Suriye'de 33 şehit verdiğimiz saldırı sonrası skandal bir paylaşıma imza attı.
Özyurt, bir arkadaşının Facebook gönderisine “Asker veya polis olun diye kimse kafamıza silah dayamıyor. Şehadeti göze almayan godoş, anasının dizinin dibinden ayrılmasın. Bırakın ucuz ajitasyonları” şeklinde yorum yaptı.
İĞRENÇ SATIRLAR
Paylaşım yapan E.B'nin, “Kimisi çaresizlikten gidiyor hocam” yorumunu da yanıtlayan imam, şu iğrenç satırlara imza attı: Çaresizlik diye bir mazeret olamaz. Maaşın cazibesine kapılıp, asker veya polis olmayacaksın. Din, vatan, millet sevdan yoksa, bu mesleği seçmeyeceksin. Para için seçtiysen de zırlamayacaksın. Devletin şehit ve gazilere gösterdiği ayrıcalığı başka devletler göstermiyor.Tepkiler üzerine gözaltına alınan Ali Metin Özyurt, savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Manisa İl Müftüğü de konuyla ilgili soruşturma başlattı. sözcü -
Son 5 Ayda Suriye'de Şehit olan Askerlerimizin bilgileri için TIKLAYIN
Yayına veren:Editör
Gündem 35,027 03.03.2020

377 Terör Gazisinin Maaşları dün itibariyle KesildiTerörle Mücadelede yaralanıp Gazi olan ve İş hakkı kanunu ile Resmi kurumlarda çalışan v e yasal çalışma süresini tamamladıktan sonra emeklilik hakkı kazanan ve 01.01.2014 Tarihinden önce Emekli olan 377 Terör Gazisinin dün 17.12.2019 itibariyle Emeklilik maaşları kesildi. Türkiye Cumhuriyeti 61.Hükümeti ve Dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip ERDOĞAN'ın Başbakanlığındaki hükümet Aşağıdaki kanunu çıkarmıştır.
İlgili Kanun
2013 / 6495 sayılı kanun - 2 Ağustos 2013 CUMA –
Kabul Tarihi: 12/7/2013 - Sayı : 28726
MADDE 80 – 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan “(5434 sayılı Kanunun 18/1/1979 gün ve 2177 sayılı Kanunla değişik 64 üncü maddesinden yararlananlar hariç)” ibaresi çıkarılmış, son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri hükümleri uygulanarak aylık bağlananlara aylık bağlama tarihi itibarıyla sosyal güvenlik kurumlarınca kendi sigortalılığı nedeniyle ödenmekte olan gelir ve/veya aylıkların toplamı, 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesi gereğince öğrenim durumuna göre belirlenecek giriş derece ve kademesi ile 30 yıl fiili hizmet süresi esas alınarak mülga hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak vazife malullüğü aylığının %25 artırımlı tutarından az olamaz ve bu şekilde belirlenen gelir ve/veya aylıklar ilgili sigortalılık hâlindeki aylık artışları dikkate alınarak artırılır. Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamına girenler, aylıklara ilişkin hükümler hariç olmak üzere (d) bendi kapsamına girenlerin malullük hâline bağlı olarak yararlandığı haklardan da aynı esas ve usuller çerçevesinde yararlandırılır. Bu Kanuna veya bu Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi kapsamında aylık bağlanan malullerin, malul sayılmaları sebebiyle aylık bağlandığı tarihten önceki her türlü sigortalılık ve prim ödeme süreleri, iştirakçilik ve fiili hizmet süreleri ile bunların itibari ve fiili hizmet süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri, malullük aylığı bağlanmasından sonra geçecek çalışma veya sigortalılık süreleriyle hiçbir sebeple birleştirilemez. Bu şekilde aylık bağlanmasından önce geçen söz konusu süreler; malullük aylığı bağlanmasından sonra geçen sigortalılık ve çalışma sürelerinin tabi olacağı sigortalılık hâli ile mülga 2829 sayılı Kanun uygulaması yönünden dikkate alınmayacağı gibi, sonradan geçen sigortalılık veya çalışma süreleri yaşlılık/emeklilik, malullük ya da ölüm/dul veya yetim aylığı bağlanmasında veya toptan ödeme yapılmasında ilgili mevzuatına göre ayrı bir çalışma veya sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Ancak, bu Kanuna göre aylık bağlandığı tarihten sonra çalışmaya başlayanlardan, aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra olanlar için 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümleri uygulanamaz. Yukarıda belirtilen kanunlara göre malullük aylığı bağlanmasına esas alınmış hastalık ya da engellilik hâlleri ve bu hastalık ya da engellilik hallerindeki ilerlemeler, sonradan geçen çalışmalar sebebiyle yaşlılık aylığına hak kazanılması koşullarının belirlenmesinde dikkate alınmaz.”
“Bu madde hükümleri 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi kapsamındakiler ve harp malulleri hakkında da uygulanır.”
MADDE 84 – 2/3/1984 tarihli ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun ek 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“EK MADDE 2- 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü olmaları sebebiyle kendilerine aylık bağlananlara bir konut ile sınırlı olmak kaydıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir. Aynı kanunlar kapsamına giren sebeplerle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almaktayken faizsiz kredi hakkından yararlanmaksızın hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri için ise; bir konut ile sınırlı olmak üzere, öncelikle dul eşine, eşi hayatta değilse veya evlenmişse kredi kullanacak çocuklardan en az birisinin yetim aylığı almakta olması kaydıyla aylık bağlanma koşullarına bakılmaksızın talepte bulunan çocuklarına müştereken, bu kişiler bulunmadığı takdirde de öncelikle anaya olmak üzere ana veya babasına konut sahibi yapmak amacıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir.
Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de birinci fıkra hükmünden yararlanırlar.
Bu kredinin tavan tutarı, Yüksek Planlama Kurulunca belirlenir. Kredi için yapılacak başvurulara, kredilerin kullandırılmasına, geri ödeme süre ve yöntemlerine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Toplu Konut İdaresince çıkarılan yönetmelik ile belirlenir.”
MADDE 86 – 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“EK MADDE 1- 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun eki (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu kurum ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları, özel kanunla kurulan diğer her türlü kamu kurum ve kuruluşları; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadroları ile sözleşmeli personel pozisyonlarının ve sürekli işçi kadrolarının %2'sini aşağıdaki hükümlerde belirtilen hak sahiplerinin istihdamı için ayırmak ve bu madde hükümleri çerçevesinde İçişleri Bakanlığınca hak sahibi olduğu belirlenerek Devlet Personel Başkanlığına bildirilen ve Başkanlıkça atama teklifi yapılanları atamak zorundadır. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarına, ilgili mali yılda 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi kapsamında yapabilecekleri toplam atama sayılarının ne kadarını bu madde kapsamında yapılacak atamalar için ayıracağı ve buna ilişkin diğer hususlar Başbakan onayı ile belirlenir.
Bu madde kapsamında hak sahipliği sonucunu doğuran durumlar aşağıda belirtilmiştir:
a) 5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesi, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası, bu Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlar,
b) 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında vazife malulü sayılan; Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının erbaş ve erler dahil askeri personeli ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup personeli,
c) (b) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında olanlardan vazife malulü sayılanlar,
ç) 21 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında vazife malulü sayılanlar, 17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamında aylık bağlananlardan terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybetmiş veya engelli hale gelmiş olanlar ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumuna ait fabrika, işletme, müessese veya bağlı ortaklıklarda görevli olanlardan patlayıcı maddelerin üretimi, incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi sırasında oluşacak patlamalardan dolayı hayatını kaybedenler.
İstihdam hakkından;
a) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamında hayatını kaybedenlerin eş veya çocuklarından birisi ile ana, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi; ana, baba ve kardeşi yoksa eş veya çocuklarından toplam iki kişi; eş veya çocuğu yoksa ana veya babası ile kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi, ana veya babanın bu hakkı kullanmaması durumunda ise bir diğer kardeşi olmak üzere toplam iki kişi,
b) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde sayılan malullerin kendileri veya eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendisi veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,
c) İkinci fıkranın (c) bendine göre malul sayılanların kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,
ç) İkinci fıkranın (ç) bendine göre engelli hale gelenlerin kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,yararlanır.
Bu madde kapsamında atanacakların, atamalarının yapılacağı kadro veya pozisyonlar için sınavlara ilişkin hükümler hariç olmak üzere ilgili mevzuatında öngörülen nitelik ve şartları taşımaları zorunludur.
Bir başkasının bakımına muhtaç olacak derecede engelli olanlar, birinci fıkrada sayılan kurumlarda görev yapanlar, istihdam hakkını sağlayan olayın meydana geldiği tarihten sonra söz konusu kurum ve kuruluşlarında görev yapmakta iken bu görevinden ayrılmış olanlar ile kırk beş yaşını bitirmiş olanlar istihdam hakkından faydalanamazlar ve bu durumda olanlar yukarıdaki fıkraların uygulanmasında dikkate alınmaz.
Hak sahiplerinden ilköğretim, ortaokul, ilkokul mezunu olanların hizmetli unvanlı kadrolara; ortaöğretim ve yükseköğretim mezunu olanların ise memur unvanlı kadrolara atama teklifleri Devlet Personel Başkanlığınca yapılır. Sözleşmeli personel pozisyonları ve işçi kadrolarına yapılacak atama tekliflerinde ise hak sahiplerinin bu fıkra uyarınca öğrenim durumları itibarıyla atanabilecekleri kadro unvanları dikkate alınarak Devlet Personel Başkanlığınca belirlenen aynı veya eşdeğer unvanlı pozisyon ve kadrolar esas alınır.
Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında atama yapılması amacıyla ayırdıkları %2 oranındaki kadro ve pozisyonların unvan ve sayısını her yılın şubat ve ağustos aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirirler.
Bu madde kapsamında başvuranlardan hak sahibi olanlar İçişleri Bakanlığınca tespit edilerek, liste hâlinde her yılın mart ve eylül aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bildirilenlerin atama teklifleri, kamu kurum ve kuruluşlarının söz konusu münhal kadro ve pozisyonlarına Devlet Personel Başkanlığınca kırk beş gün içinde yapılır. Kamu kurum ve kuruluşlarınca atama yapılabilecek kadro ve pozisyonların bildirilmemesi veya unvan bazında ihtiyacın karşılanamaması durumunda Devlet Personel Başkanlığınca kapsamdaki kamu kurum ve kuruluşlarının münhal kadro ve pozisyonlarına resen atama teklifi yapılır. Atama işlemlerinin, atama teklifinin kamu kurum ve kuruluşuna intikalinden itibaren otuz gün içinde yapılması zorunludur. Atama emri ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere tebliğ edilir. İlgililerin işe başlama sürelerine ve işe başlamama hâlinde yapılacak işlemlere ilişkin olarak 657 sayılı Kanunun 62 nci ve 63 üncü maddeleri hükümleri uygulanır. Atama onayı alınmasına rağmen görevine başlamayanlar ile başladıktan sonra herhangi bir sebeple görevden ayrılanlar bu madde kapsamında yeniden istihdam edilemezler. Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirirler.
Bu maddenin uygulanmasında takip edilecek usul ve esaslar ile diğer hususlar; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının görüşleri alınmak suretiyle, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığınca müştereken hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.”
MADDE 88 – 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesine birinci ve dördüncü fıkralarından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş, aynı maddenin mevcut ikinci fıkrasında yer alan “malûl, yaşlı,” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili hükümleri” ibaresi “ilgili diğer hükümleri” ve beşinci fıkrasında yer alan “üçüncü fıkrada” ibaresi “beşinci fıkrada” şeklinde değiştirilmiştir.
“24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkındaki Kanun veya 28/5/1986 tarihli ve 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun kapsamındaki hizmetleri sebebiyle vatani hizmet tertibinden aylık bağlananların; 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malulü sayılarak aylık bağlananların kendileri, eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenler ile vazife malulü sayılarak aylık bağlananlardan, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin kendileri ile eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılacak şekilde hayatını kaybedenlerin ya da aynı kapsamda aylık almaktayken hayatını kaybedenlerin eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; engelliler için sağlık kurulu raporuyla %40 ve üzerinde engelli olduğunu belgeleyen Türk vatandaşlarının kendileri, ağır engellilerin kendileri ile birlikte birden fazla olmamak üzere birlikte yolculuk ettikleri refakatçileri, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanırlar.
Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli olarak yararlanırlar. Bu fıkrada belirtilen kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler altmış ila altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilirler.”
“İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alırlar. Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası mülki idare amiri tarafından uygulanır. Bu maddeye göre verilecek idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.
İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri kapsamında hizmet verecek toplu taşıma araçları, toplu taşıma hizmetlerinin kapsamı ile bu hizmetlerden ücretsiz ve indirimli yararlanmaya ilişkin usul ve esaslar, Maliye, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme, İçişleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarının görüşleri alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.
1005 sayılı Kanun ve 3292 sayılı Kanun kapsamında vatani hizmet tertibinden aylık bağlananlar ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı, mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre harp veya vazife malullüğü aylığı bağlananların ya da 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlananların veya harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almakta iken 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin, bu fıkrada sayılan kanunlar veya maddeler gereğince dul ve yetim aylığı bağlananların ikametgâhlarında kullandıkları elektrik enerjisi ücreti %40'tan; belediyelerce tahakkuk ettirilecek su ücreti ise %50'den az indirim içermemek üzere belirlenecek tarife üzerinden alınır.”
MADDE 92 – 5434 sayılı Kanunun ek 77 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ve (b) bendinin üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı bendin dördüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmış, (c) bendinde yer alan “Sivil iştirakçiler ile” ibaresi “Sivil iştirakçilere uygulanacak azami derece ve kademe, öğrenim durumları ve hizmet sınıfları itibarıyla 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademe;” şeklinde değiştirilmiş, aynı maddeye birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananların bu aylıkları, aşağıdaki esaslar dahilinde yükseltilir.”
“Astsubaylar ve uzman jandarmalarda yükselinebilecek azami derece ve kademe, 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda kendilerine ilişkin aylık gösterge tablosunda belirlenmiş olan en yüksek derece ve kademedir.”
“Bu madde kapsamında yapılacak olan intibak işlemlerinde, 1 Eylül tarihi esas alınır. 1 Eylül tarihi esas alınarak yapılacak olan intibak işlemlerinde, görevde iken yapılan son terfi işleminin üzerinden bir tam yıl geçmemiş olanlar hakkında izleyen yılın 1 Eylül tarihi itibarıyla intibak işlemi yapılır.”
MADDE 93 – 5434 sayılı Kanunun ek 79 uncu maddesinin birinci, dördüncü, altıncı ve onuncu fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesi, 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananlara, bu madde uyarınca ek ödeme verilir.”
“Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri, birinci derece malullere uygulanan gösterge üzerinden; aynı sebeplerle malullük aylığı almakta iken ölenlerin dul ve yetimleri ise malullerin hayatta iken maluliyet derecelerine göre yararlandıkları gösterge üzerinden ve sosyal güvenlik kanunlarına göre dul ve yetim aylığı aldıkları süre ile sınırlı olarak ek ödemeden yararlanır. Dul ve yetim sayısının bir kişiden fazla olması hâlinde, verilecek ek ödeme hak sahipleri arasında eşit olarak paylaştırılır.”
“Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin, aynı sebeplerle malullük aylığı almakta olanların veya bunlardan ölenlerin çocuklarına her ay için; ilköğretimleri sırasında (1.250), ortaöğretimleri sırasında (1.875) ve yükseköğretimleri sırasında (2.500) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda eğitim ve öğretim yardımı yapılır. Bu yardımlar, yılda bir kez olmak üzere, bulunulan yılın Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısına göre hesaplanarak 1 Eylül-31 Aralık tarihleri arasında ve öğrenim durumunu gösterir belge ile birlikte yapılacak talep tarihindeki öğrenim seviyesi esas alınmak suretiyle toptan ödenir. 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında faaliyet gösteren özel eğitim okullarında eğitim alanlar da bu fıkranın durumlarına uygun hükümlerinden yararlanırlar.”
“Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları sebebiyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de yukarıdaki esaslar dahilinde ek ödeme ile eğitim öğretim yardımından yararlanırlar.”
MADDE 95 – 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 225- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp malullüğü veya vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanlar ile bunlardan aylık almakta iken ölenlerin veya anılan madde ve kanunlara göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri; bu maddeyi düzenleyen Kanunla ana ve babalara aylık bağlanabilmesine ilişkin olarak bu Kanunun 72 nci maddesinin dördüncü fıkrasında yapılan değişikliklerin, bağlanmış olan aylıkların intibak suretiyle arttırılmasına ilişkin ek 77 nci maddesinde yapılan değişikliklerin, ek ödeme ve eğitim öğretim yardımı verilmesine ilişkin olarak ek 79 uncu maddesinde yapılan değişikliklerin durumlarına uygun hükümlerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki döneme ilişkin olarak herhangi bir fark ödenmeksizin ilgili maddelerde belirlenmiş olan usul ve esaslar çerçevesinde yararlandırılırlar.
Ek 79 uncu madde kapsamında ek ödemenin beş katı tutarında yardım yapılmış olması hâlinde, bu ödemenin yapıldığı beşinci yılı takip eden ödeme dönemine kadar bir süre geçmedikçe bu maddeyi düzenleyen Kanunla ek 79 uncu maddenin dördüncü fıkrasında yapılan değişiklikten dolayı ödeme yapılmaz. Beş yıllık dönemin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce dolmuş olması hâlinde geriye yönelik herhangi bir ödeme yapılmaz.
72 nci maddenin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde bu Kanunla yapılan değişiklik neticesinde, aylık bağlama şartları yeniden düzenlenen kişiler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bağlanmış olan aylıkları sebebiyle açtıkları davalardan feragat etmeleri hâlinde; kendilerine çıkarılmış olan borçların faize ilişkin kısmı terkin olunur, anaparaya ilişkin kısmı ise beş yıla kadar taksitlendirilir ve haklarındaki mevcut dava ve icra takiplerinden vazgeçilir. Aylık taksit tutarının kişinin gelirinin dörtte birini aşması hâlinde taksit süresi uzatılır. Ancak, adlarına borç çıkartılmış olanlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra vefat edenlerin vefat tarihi itibarıyla borçlarının kalan kısmı; önceden vefat edenlerin ise bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla borçlarının kalan kısmı tahsil edilmez ve haklarında bu amaçla dava veya icra takibi bulunması hâlinde bunlardan vazgeçilir.”
MADDE 96 – 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin birinci ve ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri veya 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanların aylıkları kesilmez.”
MADDE 97 – 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin beşinci fıkrasının ikinci cümlesi ile onbeşinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinin birinci cümleleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Ancak, harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife malulü olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenlere ise görevden ayrılmalarına ve başkaca bir müracaata gerek kalmaksızın sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır.”
“5 inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendi hükmü saklı kalmak kaydıyla vazife malûllüğü aylığı bağlanmış olanlardan Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya başlayanların aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren kesilir ve bunlar hakkında uzun vadeli sigorta kolları uygulanır.”
“Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife malulü olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya devam edenler hakkında uzun vadeli sigorta kollarının uygulanmasına devam edilir.”
Kanunun Tamamı İçin TIKLAYIN
Yayına veren: Editör - Özel Haber
Editör Haberleri 6,972 18.12.2019

Suriye Esat Askerlerimize saldırdı 7 Şehit 4 yaralımız varSiriye' idlip'teki gözlem noktasındakı Askerlerimize yönelik Esad Güçlerinin saldırısı sonucu 4 Askerimiz Şehit oldu,birisi ağır olmak üzere 9 askerimiz yaralandı milli savunma acıklaması:Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, İdlib'de çıkan çatışmada dört askerimiz şehit düşerken, biri ağır dokuz askerimizin de yaralandığı belirtildi.
İlgili Haberler
Suriye'de Askerlerimize saldırı 4 şehit 9 Yaralımız var
Erdoğan: 30-35 civarında Suriyeli Asker Öldürüldü
Rusya'dan 4 Şehit Açıklaması: Bize Haber vermediler
4 Şehit Askerimizin Naaşları Hatay'a getirildi
4 Şehit sonrası Rusya ile ortak devriyeyi iptal ettik
Şehit Sayısı 5 oldu yaralı Askerimiz şehit oldu
Şehit Sayısı 6 oldu Sivil Personel Şehit oldu
Şehit Askerin Kimliği Belli Oldu(Afyonkarahisar)
Şehit Askerin Kimliği Belli Oldu(Osmaniye)
Bakan Geziyi bıraktı Komutanlarla Suriye Sınırına gitti
Şehit Askerin kimliği belli oldu(Sakarya)
Şehitlerin Kimliği belli oldu Gaziantep'e 2 şehit haberi
Meral Akşener Şehitler için Meclis'te gizli oturum yapmamız gerekir
Şehit Sayısı 7 oldu yaralı Asker Şehit oldu
Sivil Şehit Personelin Kimliği belli oldu
Bakan Akar:76 Suriye Askeri Öldürüldü
Doğu perinçek Şehitlere saygısızlık
Meral Akşener Gökkubbeyi Başlarına Yıkın
Yayına veren: EditörEditör Haberleri 5,497 03.02.2020

Ayakkabı Boyarken Şehit Haberini aldıŞehit Babası Ayakkabı Boyarken Şehit Oğlunun Haberini aldıEditör Haberleri 5,457 28.11.2019