• Anasayfa
  • Şehitler
  • Gaziler
  • Şehit Haberleri
  • Gazi Haberleri
  • Suriye Şehitleri
  • Kuzey Irak Şehitleri
    • Yurt Dışı Haberler
    • Bahar Kalkanı
    • Şehit Mevlit ve Anma
    • Editör Haberleri
    • Şehit Yetimleri
    • Ziyaret Haberleri
    • Şehit ve Gazi Aileleri
    • Dernekler
    • Şehit adı verilen yerler
    • Asker, Polis, Korucu
    • Şehit Haberleri
    • Yurt İçi Operasyonlar
    • Gündem
    • Gazi Haberleri

Gündem [1,084]

Hizbullahçı teröristlerin mezarlarına ŞEHİT ifadesi yazılmış
Gündem
Hizbullahçı teröristlerin mezarlarına ŞEHİT ifadesi yazılmışTerör örgütü Hizbullah'ın öldürülen lideri Hüseyin Velioğlu adına açılan “Hüseyni Sevdam” ve benzeri isimli propaganda sayfalarında Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'ın katillerinden “Şehit” diye söz edilerek övgüler dizilirken, Okkan'ın katilleriyle çatışmaya giren polislerden 'Tağut rejiminin kâfirleri' diye hakaret dolu sözler sarf ediliyor. Hizbullah propagandası yapılıyor, örgüt marşları çalınıyor... Tüm bunlar olurken, sayfalara herhangi bir erişim engelleme kararı ise bulunmuyor HÜDA-PAR Hizbullah birlikteliği tartışmaları devam ededursun, Hizbullah'ın yeniden toparlanmak amacıyla geçmişte hücre faaliyetlerinin aksine basın ve yayın organları üzerinden yoğun propaganda faaliyetleri yürüttüğü ortaya çıktı. Örgütün propaganda faaliyetlerinin yürütüldüğü “Hüseyni Sevdam”, “Hürseda”, “Haksözhaber”, “Habernas” ve birçok Hizbullah propagandası yapılan sayfalarda 17 Ocak 2000 tarihinde İstanbul Beykoz'da polisle girdiği çatışmada öldürülen örgüt lideri Hüseyin Velioğlu'nun fotoğrafları, hücre evinde yanında kalaşnikof silahıyla bilgisayar başında çalışırken ve uyurken çekilmiş görüntüleri yer alıyor. Sayfada ayrıca terör örgütü propagandası içeren marşlar, yazı ve makaleler yer alıyor. VELİOĞLU İLE ÖLDÜRÜLEN HİZBULLAHÇILARIN HAYATI YER ALIYOR 2011 yılında tahliye olduktan sonra İran'a kaçtığı tespit edilen örgüt liderlerinden Edip Gümüş'ün 6 Şubat depremiyle ilgili mesajının yanı sıra Hizbullah-PKK çatışmalarında hayatını kaybeden örgüt üyeleri ile yine polisle girdikleri çatışmalarda öldürülen Hizbullah tetikçilerinin hayatı ve fotoğrafları yer alıyor.Sayfada ağırlıklı olarak öldürülen Hüseyin Velioğlu'nun mezarı, yaşamı ve yazıları yer alırken, kendisinden “Şehit Rehber” diye söz ediliyor.33 bölümden oluşan Hüseyin Velioğlu'nun örgütsel faaliyetleri ve yaşamı “Şehid rehberin mücadele hayatı” diye yer alıyor.Cumhuriyete karşı ayaklanıp silahlı isyan başlatan ve 1925'te İstiklal Mahkemelerinde yargılanıp idama mahkûm edilen Şeyh Said'in fotoğraflarının da Velioğlu ile yan yana sayfada yer alması dikkat çekiyor. YARGI KARARIYLA TERÖR ÖRGÜTÜ AMA PROPAGANDAYA DEVAM 1992 yılında Diyarbakır Silvan ilçesine bağlı Yolaç köyünde bir camide öldürülen 12 Hizbullahçıdan ise, köyün Kürtçe adı olan “Susa'nın gülleri” diye söz edilirken, mezarlarının fotoğrafları paylaşılıyor.Öldürülen örgüt üyelerinin fotoğraflarının altına “Şahadet size pek yakıştı”, “Hüseyinler hep gitmek zorunda mı?” yazıları yer alıyor.Adana'da polisle girdiği çatışmada öldürülen üst düzey örgüt elebaşlarından Hatip Dağ'ın fotoğrafının altında ise ölümüyle ilgili “T.C polisinin silahlı baskını sonucu” cümleleri yer alıyor. Sayfada Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan ve 5 koruma polisinin şehit edildiği hain suikasta katılan ve hücre evi baskınlarında öldürülen Hizbullah tetikçileri Hasan Sarıağaç, Hüseyin Sarıağaç, Bedri Esmer ve Şefi Demirdaş'ın fotoğrafları sayfada “Şehit” olarak gösteriliyor.Okkan'ın şehit edildiği suikastta makam aracında parmak izi çıkan katil zanlısı teröristlerden Hasan Sarıağaç'tan, “Cesaret abidesi şehit Hasan Sarıağaç şehadet gününe kadar Amed'i gururla savunmuş, İslami camianın keskin kılıçlarından biri olmuştur” diye söz ediliyor. 17 Ocak 2000'de İstanbul Beykoz'da öldürülen örgüt lideri Hüseyin Velioğlu'ndan ise, boğaz köprüsü fotoğrafı ile Velioğlu'nun fotoğrafı birleştirilerek altına, “Beykoz Kerbela oldu sen teslim olmadın. Çünkü sen Hüseyin'din, ve Hüseyin'ce gittin.Şehadetin kutlu olsun ey şehid rehber” diye söz ediliyor. Velioğlu'nun bir başka fotoğrafının altına ise “Şehadet sana çok yakıştı, intikamın bize kaldı” yazıyor.Adana'da polisle girdiği çatışmada ölü ele geçirilen örgütün üst düzey elebaşlarından Hatip Dağ'ın fotoğrafının altında ölümüyle ilgili “T.C polisinin silahlı baskını sonucu” yazması dikkat çekiyor. Terör örgütünün açık propagandasının yapıldığı sayfalara herhangi bir erişim engeli olmadan girilebiliyor.Türkiye'de yargı kararıyla terör örgütü olduğu kesinleşmiş ve İçişleri Bakanlığınca da terör örgütü kabul edilen Hizbullah'ın açık propaganda faaliyeti yürütmesi ve bu konuda Sulh Ceza Hakimliklerince herhangi bir erişim engeli olmaması kafalarda soru işareti bıraktı.
224 0 06.04.2023
Hizbullahçı terörist  TRT'nin dini programcısı oldu
Gündem
Hizbullahçı terörist TRT'nin dini programcısı olduAbdulkuddüs Yalçın. Hizbullah'ın tahliye edilen sanıkları arasındaydı. Gaffar Okkan'ın katillerine eğitim verdiği için 9 yıl hapis cezası almıştı.TRT, 3 yıl önce Ramazan sohbeti için onu keşfetti ve ‘Molla Abdulkuddüs' adıyla ekrana çıkardı.Cumhur ittifakına katılma kararı aldıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Tamamen yerli ve milli bir yapı” dediği HÜDA-PAR-Hizbullah ilişkisi gündemdeki yerini koruyor. Kapatılan Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılanıp Hizbullah üyesi olmaktan cezalandırılan Abdulkuddüs Yalçın'ın TRT Kürdi'de dini programlar yaptığı ortaya çıktı. Eski hükümlü Yalçın'ın “Molla Abdulkuddüs” adıyla 2019'da Ramazan ayı boyunca her gün “Şafii İlmihali” adıyla ekrandan dini dersler  verdi. Covid-19 salgınıyla ilgili ekranlarda “Korona duası” okudu, akşamları canlı programlar yaptı. Yalçın yine TRT Kürdi'de yayımlanan “Kanaat önderleri” programına konuk olarak katıldı.Abdulkuddüs Yalçın'ın Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde 1992'de İhsaniye Camisi'nde diyanete bağlı resmi imamlık yaparken Eyüp-Kadir kod adlarını kullandığı tespit edildi. Yalçın'ın gizliliğini sağlayıp, örgüte taban kazandırmak için fıkıh dersleri verdiği bildirildi. Polis ve savcılık tarafından aranan Yalçın'ın Diyarbakır Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'ın şehit edildiği suikastın faillerinden Recep Dünük ve Şener Dünük'e örgütsel siyasi eğitimler veren kişi de olduğu ortaya çıktı. Yalçın'ın Hizbullah'ın üst sorumlusu olan Mehmet Beşir Varol'a düzenli raporlar verdiği de ifadelerde anlaşıldı. 9 yıl hapisle cezalandırılan, seçme, seçilme ve siyasi haklardan men edilen Yalçın'ın TRT'de program yapması şaşkınlık yarattı.Abdulkuddüs Yalçın'ın kardeşi Abdulsamet Yalçın da HÜDA PAR'ın Genel İdare Kurulu üyesi ve partinin Irak-Erbil temsilcisi… 24 Haziran 2018 seçimlerinde Ankara 1. Bölgeden milletvekili adayı olan Abdulsamet Yalçın'ın, örgüt lideri Hüseyin Velioğlu ile birlikte eğitimlere katıldığı ortaya çıktı. Abdulsamet Yalçın da ağabeyi Abdulkuddüs Yalçın'la birlikte Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılandı. Yalçın en sosyal medyadan Chp lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun seccade fotoğrafını paylaşıp ‘seccade istismarına' şöyle dahil oldu: “Halkın bu durumda yapacağı şey netleşmiştir. Değerlerini ayaklar altına alan tehlikeli zihniyeti bir daha başını kaldıramayacak üzere halk sandığa gömecek ve üzerini kapatacaktır.”sözcü
234 0 04.04.2023
Şehit Savcı'nın anma törenine değil Diyarbakır(Terörist) Annelerine ziyarete gitti
Gündem
Şehit Savcı'nın anma törenine değil Diyarbakır(Terörist) Annelerine ziyarete gittiDün 31.03.2015 tarihinde İstanbul Adalet Sarayı'ndaki makam odasında görevi başında, DHKP-C'li teröristlerce şehit edilen İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz, şehadetinin 8'inci yılı dolayısıyla İstanbul Adliyesi'nde anıldı.İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın DHKP-C'li teröristlerce şehit edilmesinin üzerinden 8 yıl geçti.mezarı başında ve adliyelerde Anma proğramları yapıldı,ancak Adalet Bakanı Twıterden anma yaptı törenlere katılmadı İlgili Haber Adalet Bakanı Bozdağ, "Kandil'den yavrularınızı isteyin, HDP'den isteyin. Ama şimdi Kandil'in en büyük desteğini arkasına almış olan CHP Genel Başkanından ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayından da yavrularınızı isteyin." dedi.Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ve 3 Eylül 2019'da başlattıkları evlat nöbetini 1306'ncı gününde sürdüren aileler ellerinde Türk bayrakları ve çocuklarının fotoğrafıyla Bozdağ'ı karşıladı.Evlatlarının dağa nasıl kaçırıldığını anlatan aileler, terör örgütü PKK ile HDP'ye tepkilerini dile getirdi. Ziyaret sırasında evlat nöbetini sürdüren baba Süleyman Aydın, HDP ve CHP'ye tepkisini dile getirerek, "Sayın Bakanım biz nasıl HDP Genel Merkezine gittik ve siyah çelenk bıraktıysak aynı siyah çelengi CHP kapısına da bırakacağız. Madem ki terör ittifakı yapmışlar, Kemal Kılıçdaroğlu bunlara sahip çıkıyor, seçime bunlarla girecek, o zaman evlatlarımızı ondan da isteyeceğiz. CHP .kapısına gideceğiz. Atatürk'ün partisinin, terörle iş birliği yapan partiyle ne işi var? Kemal Kılıçdaroğlu bizi burada görmemezlikten geldi. Bir gün ziyaretimize gelmedi. Meral Akşener, dönemin İçişleri Bakanı, demek ki hiç terörle mücadele etmemiş. Terörle mücadele etmiş olsaydı burada anne ve babaların gözyaşlarını görüp, ziyaretimize gelirdi. Ziyaretimize gelmedi. HDP, CHP aynı olmuşlar. Herkes bunun farkına varsın. Amaçları Türkiye'yi bölmek ve Suriyelileştirmek. Herkes bunların iç yüzünü görsün." dedi. Bakan Bozdağ, ailelerle görüşme sonrası yaptığı açıklamada, Diyarbakır annelerinin, insanlık dışı yol ve yöntemlerle evinden, okulundan, yuvasından, işinden, anne ve babasından, ailesinden, kardeşlerinden alınarak, ölüme, dağa götürülen yavrularının hasretiyle yandığını söyledi.Annelerin yavrularına kavuşma umuduyla büyük bir mücadele başlattığını ve 2019'dan beri mücadelelerini alnı ak ve başı dik bir biçimde yürüttüklerini dile getiren Bozdağ, "39 aile bu mücadele sonucu evladına kavuştu. Kalan 307 aile de evlatlarını bekliyor. İnşallah onlar da bu mücadelenin sonunda yavrularına kavuşacak, hasretleri dinecek." ifadelerini kullandı. Bozdağ, burada gözü yaşlı anneleri görmenin, onların evlatlarına hasretini dinlemenin kendisini etkilediğini belirtti."Hem erkek hem kız, 12, 13, 14, 16 ve 17 yaşında çocuklar var. Büyük bir kısmı ortaöğretimde olan bu gençleri, çocukları bir kısmı da üniversite eğitimi görenleri ya kandırarak ya da zorla başka yöntemlerle ikna ederek teröristleri arasına katmak için dağa götürüyorlar ve bu gençlerin eğitim hayatı bitmiş durumda. İçinde hastalar var. Bir anne, 'Yüzde 70 hasta, sürekli kan veriyordum.' diyor. Hasta olanlar da var." diyen Bozdağ, terör örgütünün kendi amaçları için bu masum çocukları kullanma gayreti içerisinde olduğunu kaydetti. "Çocuk hakları diye yeri göğü inletenlere sormak şunu sormak istiyorum; 12 yaşında okul çağındaki çocuğun hakkı yok mu? 13 yaşında teröre zorla kurban edilen ve terör örgütünün alıp götürdüğü çocuğun hakkı yok mu? 13, 16 ve 17 yaşında, ortaöğretim ve lisede ve üniversite öğrencisi olan bu çocukların, gençlerin hakkı yok mu? Çocuk haklarından bahsedenler bir gün gelip Diyarbakır annelerine, 'Sizin çocuklarınızın hakları var. Biz bu eğitim hakkı gasbedilen yavrularımızı eğitim hakkına kavuşturmak için sizin mücadelenizde, sizin yanınızdayız.' dediler mi? Demediler. Bu çocukların, annelerinin, babalarının geleceğe dair umutları, hayalleri vardı. Umutları, hayalleri hepsi çalındı. Kimi doktor kimi avukat kimi mühendis kimi de başka hayırlı ve yararlı işlerde milletine, devletine, ailesine faydalı olmak isteyen bu gençlerin, bu çocukların hayalini gasbetmek en büyük insan hakları ihlalidir. HDP'lilere de soruyorum, onlara destek olanlara da soruyorum ve hepsine söylüyorum. Bu dağa götürülen, hayalleri çalınan, eğitim hakkından mahrum bırakılan, hayalleri gasbedilen bu çocukların, bu gençlerin hakları yok mu? Varsa siz bu hakları yüksek sesle niye dile getirmiyorsunuz?" Bakan Bozdağ, Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve insan hakları örgütlerinin temsilcilerinin şu ana kadar Diyarbakır'a gelip gözü yaşlı anneleri ziyaret etmediğini de aktardı."Sadece terör örgütlerinin üyesi veya terör örgütüyle ilgili eylem veyahut da herhangi bir suç işlediğinde hakkında soruşturma veyahut da kovuşturma olanlarla ilgili her yere gidip geliyorlar." ifadesini kullanan Bozdağ, şunları kaydetti: "Peki bir de masumlara bakın. 12 yaşındaki çocuğun, 13 yaşındaki çocuğun, ortaokula giden evladımızın hakları konusunda insan hakları bir şey söylemiyor mu? Söylüyor ama yeri gelince insan hakları diye yeri göğü inletenler, STK'lar, Diyarbakır anneleri insan değil mi? Onların yavruları insan değil mi? Onların yaşam hakkı, eğitim hakkı, özgürce gezebilme hakkı yok mu? Onların dilediği işte çalışabilme hakkı yok mu? Anasıyla, babasıyla, ailesiyle bir yuvada yaşama hakkı yok mu? Hepsi var ama bir gün birileri de çıkıp desin ki 'yahu bu hakları PKK terör örgütü çiğnedi' 'Yahu bu hakları onun uzantısı HDP çiğnedi' 'Ya bu hakları ayaklar altına zalimler karşısında hepimiz bir olalım' ama demiyorlar. Çünkü güdümlü dernekler bunlar." Avrupa'dan pek çok ziyaretçinin kendilerine gelip gittiğini sözlerine ekleyen Bozdağ, "Bir defasında geldiler, bazı isimleri soruyorlar. Sordukları isim sayısı iki elin parmağını geçmez. Ben de dedim ki, bakın Türkiye cezaevlerinde binlerce yatan tutuklu ve hükümlü var. Onlardan size hiç şikayet gelmiyor mu, hiç itiraz gelmiyor mu? Siz sadece şu 3-5 kişiyi soruyorsunuz. Sadece terör örgütleri ile üyelik ya da iltisak, irtibat ilişkisinde olan Türkiye'ye karşı terör eylemi yapanları soruyorsunuz. Diğerlerini niye sormuyorsunuz, onlar insan değil mi? Cevap veremediler ‘bize söylenen bu isimler..' Ben de hepsine söylüyorum, size söylenen isim ne olursa olsun Türkiye cezaevlerinde bulunan veya başka şekillerde haklarında işlem yapılan birçok insan var. Emin olun ne Avrupa Konseyi ne BM ne AB ile ilişkili irtibatlı dernekler veyahutta raportörler, komisyonlar bunların umurunda değil. Masum insanlar, masumların hakları, çocukların hakları bunların umurlarında zerrece değil. Türkiye'dekilerin de değil." diye konuştu. "Mimarlar Odasıdır, Tabipler Odasıdır, öbür bazı odalar var. Hepsi terör örgütünün ağzıyla konuşuyorlar, onlara da söylüyorum. Eğitimle ilgili bir sürü dernek vakıf var, insan hakları ile ilgili bir sürü dernek vakıf var hepsine söylüyorum. Neredesiniz? Burada insan hakları ayaklar altına alınırken bunca çocuğun eğitim hakkı sağlıklı bir yaşam hakkı elinden alınırken teröre dağa ölmeye öldürmeye zorla götürülürken sizin sesiniz niye yükselmedi. Maalesef bunları duyamıyoruz. Onun için de hep şunu söylüyoruz. Biz insan hakları ile ilgili samimi hak ihlali olan kim varsa onların hakkını ayrımsız kim arıyorsa biz onlarla beraberiz. Çocukların, kadınların hakkını kim arıyorsa biz onlarla beraberiz. Ama böyle isimler kullanarak sadece teröristlerin ve terör örgütlerinin amaçlarına hizmet edenlerin haklarına bakarak biz onlarla birlikte olmadık, bundan sonra da olmayız. İstikametleri doğru olduğu zaman devlette herkeste ona göre hareket edecektir. Onun için adı insan hakları bilmem falan filan olan pek çok dernek ve vakfın emin olun yaptıkları işler ortada, kimlerin peşinden koştukları ortada, kimlerin hakkını aradıkları ortada. Bunların masum insanların haklarıyla uzaktan yakından bilgileri olmadığını çok net bir biçimde ifade etmek isterim." Terör örgütü PKK'nın Kürtlerin en büyük düşmanı olduğunu ifade eden Bozdağ, Kürtlerin de en büyük sıkıntısının terör örgütü PKK olduğunu kaydetti.40 yıldır dağa kaçırılan, ölen, öldürülen, eğitim hakkı gasbedilen, hayalleri çalınan, ekonomik olarak başka açılardan yıpratılan, imkanları elinden alınanların Kürtlerin çocukları olduğunu ifade eden Bozdağ, terörle mücadele için harcanan paranın yatırım, istihdam ve başka alanlara harcandığı takdirde bugünkü sorunların büyük bir kısmının olmayacağını söyledi. "Terörle mücadelede Diyarbakır analarının, annelerinin bu onurlu asil ve dik duruşu, bütün millete örnek olacaktır. Analar ayağa kalktı, işe el koydu. Anaların ayağa kalkışı karşısında terör örgütleri de duramaz, onların yularını elinde tutan ülkeler ve karanlık güçler de duramayacaktır. Allah'ın izniyle analar yavrularına kavuşacak. Devletimiz gereğini yapıyor yapacak, bundan sonra da bunları annelerine kavuşturmaya devam edeceğiz." diyen Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı: "HDP, PKK terör örgütü ile içli dışlı olduğu bütün açıklamalarla sabit. İşte Kandil'den açıklama yaptılar. Ne diyorlar, Cumhurbaşkanımız da ilgili bu yönetimin gitmesi için Kılıçdaroğlu ve ekibine nasıl destek vereceklerini, nasıl onun arkasında duracaklarını Kandil'deki terörist elebaşları tek tek açıklıyor. Türkçe konuşuyorlar, gören göz görüyor, duyan kulak duyuyor, anlayan akıl anlıyor. Bir gün çıkıp da diyebiliyorlar mı, terör örgütünün desteğine bizim ihtiyacımız yok. Biz terör örgütünün desteğiyle iktidar olacaksak öyle bir iktidar istemiyoruz. Ağızlarından bir kelime duydunuz mu. Duymadınız, duyamazsınız da. Terörün olduğu yerde olmayız, gölgesinin olduğu yerde durmayız, onlar destek verirse biz kalkarız diyenler, onları da görüyorsunuz. Ağızlarını açıp bir cümle kurdular mı kurabiliyorlar mı. Daha şimdiden terör örgütlerinin hedeflerine adeta teşne bir durum ortaya koydukları çok aşikar. Onun için ben buradan annelere de diyorum, herkese diyorum. Kandil'den yavrularınızı isteyin, HDP'den isteyin. Ama şimdi Kandil'in en büyük desteğini arkasına almış olan CHP Genel Başkanından ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayından da yavrularınızı isteyin. Çünkü artık Kandil desteğini onu verdiğini açıkladı, Kandilin de adayı olduğu böylelikle ortaya çıkmış oluyor. O zaman madem bu yavruları terör örgütü zorla kaçırdı Kandile götürdü, o zaman Kandilin desteğini arkasına alanlar, Kandile dönüp desinler. Ben de buradan çağrı yapıyorum, Kandile dönün deyin. ‘Bu eğitim çağındaki çocukları okullarına gitmesi için bırakın. Analarına babalarına kavuşmaları için bırakın. Hayallerinin peşinde koşmaları için bırakın' diye onların da çağrı yapmasını bekliyorum. Buradan kendilerine böyle bir çağrı içinde davette bulunuyorum."Ziyarette, Vali Ali İhsan Su, AK Parti Diyarbakır milletvekilleri Mehdi Eker ve Ebubekir Bal ile AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Muhammed Şerif Aydın da yer aldı.
215 0 01.04.2023
900 madenci ailesi Şehit hakkı statüsünde Kamuda işe girecek
Gündem
900 madenci ailesi Şehit hakkı statüsünde Kamuda işe girecekZonguldak Maden Şehit Aileleri Yaşatma Derneği Başkanı Çetin Yiğit: "900 şehit madenci yakını işe girecek"GMİS Genel Başkan Yardımcısı İhsan Mutlu'yu ziyaret eden Zonguldak Maden Şehit Aileleri Yaşatma Derneği Başkanı Çetin Yiğit, "Türkiye genelinde 900 şehit madenci yakını işe girecek" dedi. Zonguldak Maden Şehit Aileleri Yaşatma Derneği Başkanı Çetin Yiğit, GMİS Genel Başkan Yardımcısı  İsa Mutlu'yu ziyaret etti.  Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren İsa Mutlu: "Çetin başkan uzun zamandır bir mücadele içinde, bizde ona destek veriyorduk. Emeğin taktir edilecek durumda. Yapmış olduğu mücadele taktir edilecek durumda. TTK'ya işçi alımı için mücadele veriyoruz. Kömürün değeri ce deprem bölgelerinden yaşananlardan sonra işçi almanın tam zamanı. İşe alınacak olan maden şehidi ailelerinin bir kısmını TTK'da yer üzerinde istihdam edebilirmiyiz diye istişare yapıyoruz. İnşallah en kısa zamanda bu temennimiz gerçekleşir." GMİS'in büyük emeği olduğunu söyleyen Çetin Yiğit: "Bu yasa çıkmadan önce 2003 -2014  yıllarını kapsıyordu. Nihayet sonuç güzel oldu. Tarih sınırlamasının kaldırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Müracaatlar başladı, 900 civarında başvuru var. SGK'nın oluşturduğu bir komisyon kurulacak, 2 ay içerisinde istihdam gerçekleşir diye düşünüyorum."Yeni Adım Gazetesi 
170 0 28.03.2023
Skandal Pkk nın kurucu Elebaşı teröristi  seçmen listesine eklemişler
Gündem
Skandal Pkk nın kurucu Elebaşı teröristi seçmen listesine eklemişlerCumhurbaşkanı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi nedeniyle seçmen listeleri, güncellenmek üzere ilçe seçim kurullarınca askıya çıkarıldı. Elazığ'ın Keban ilçesi Aşağı Çakmak köyü muhtarlığında seçmen listesinde terör örgütü PKK'nın kurucularından ve sözde KCK Yürütme Konseyi Üyesi Cemil Bayık'ın isminin olduğu görüldü.Terör örgütü elebaşlarından Cemil Bayık'ın seçmen listesinde yer aldığı satırda, “298 sayılı Kanun'un 36. Maddesi gereğince kapalı adres olarak en son geçerli adresine göre kaydedilen seçmendir” notu düşüldü.PKK kurucusunun seçmen listesinde adı çıkmasına ilişkin konuştuğumuz bir yetkili, “Seçmen listesinde yazılan ismin yanında bir madde eklenmiş. Daha önceki dönemde bu gibi durumlarda isimler siliniyordu ama şuan da ilçe secim kurulunda da silinemiyor. O kişinin en son adresi burası olduğu ve nerede olduğu bilinmediği için kendisiyle ilgili belgeler de buraya geliyor. 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de ismi çıkmış listede ama muhtar gidip ilçe seçiminde sildirmiş. Ama şuan da böyle bir durum yasalara aykırıymış” ifadelerini kullandı.sözcü
176 0 21.03.2023
Irak'tan beklentimiz PKK yı terör örgütü olarak tanımasıdır
Gündem
Irak'tan beklentimiz PKK yı terör örgütü olarak tanımasıdırCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Iraklı kardeşlerimizden beklentimiz, PKK'yı terör örgütü olarak tanıması ve topraklarını bu eli kanlı terör örgütünden temizlemesidir." dedi.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bir araya geldi.İkili ve heyetler arası görüşmelerin ardından Erdoğan ve Şiya es-Sudani ortak basın toplantısı düzenledi.Erdoğan, Irak Başbakanı Şiya es-Sudani'nin ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Irak halkına ve hükümetine, Türkiye'nin deprem felaketiyle mücadelesinde sergiledikleri dayanışma için teşekkür etti.Bu ziyareti, Irak halkının dostluğunun bir nişanesi olarak gördüğünü söyleyen Erdoğan, “Devlet-millet el ele vererek dost ve kardeşlerimizin de desteğiyle inşallah depremin yaralarını saracak, afetin izlerini de kısa sürede sileceğiz.” diye konuştu. Başbakan Şiya es-Sudani ile görüşmelerinde, ikili ilişkileri tüm boyutlarıyla ele aldıklarını dile getiren Erdoğan şunları kaydetti.Terörün her türlüsüne karşı topyekûn mücadele kararlılığımızı teyit ettik. Basra'dan Türkiye sınırına uzanan kara ve demir yolu ulaştırma koridoru inşasına yönelik ‘Kalkınma Yolu Projesi'nin hayata geçirilmesi için birlikte çalışma kararlılığımızı vurguladık. Bu vesileyle de bu çalışmayı yürütecek olan bakan arkadaşlarımızı görevlendiriyoruz. Kabul ettiğimiz Ankara Bildirisi ile bu hedef doğrultusunda ortak çalışma irademizi gösteren kritik bir adım attık.Kalkınma Yolu sadece Türkiye ile Irak için değil, tüm bölge için stratejik öneme haiz, yüksek bir projedir. Bu yolun inşasıyla ortaya çıkacak katma değerden, Avrupa'dan Körfez'e kadar geniş bir coğrafyada milyonlarca insan faydalanacaktır. Bölgesel işbirliğini güçlendirecek, ticaretimizi geliştirecek, beşeri münasebetlerimizi tahkim edecek bu projeyle, diğer kardeş ülkelerin de yakından ilgilendiğini biliyoruz. İnşallah onların da katılımıyla ‘Kalkınma Yolu Projesi'ni bölgemizin yeni İpek Yolu haline dönüştüreceğimize inanıyorum.Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikili ticareti daha da artırma noktasında Irak'la aynı hassasiyetleri paylaştıklarını, iş insanlarının ve vatandaşların karşılaştıkları sorunların çözümüne dair fikir teatisinde bulunduklarını da aktardı. Bunların yanı sıra güncel bölgesel konuları değerlendirme fırsatı bulduklarını söyleyen Erdoğan şöyle devam etti Türkiye, Irak halkının gerçek dostu olduğunu her vesileyle ispat etmiştir. Irak'ın siyasi birliğinin ve toprak bütünlüğünün en büyük savunucusu da yine Türkiye'dir. Komşular arasında zaman zaman anlayış farklılıkları ortaya çıkabilir. Türkiye ve Irak, komşuluk hukuku çerçevesinde bunları çözme kararlılığını daima göstermiştir. Bugün de aynı iradeyi ve ortaklık ruhunu devam ettiriyoruz.Bizler, terörün acısını ve kanlı yüzünü çok iyi bilen, bunun bedelini ödemiş ülkeyiz. Terörizmin her türlüsüne karşı mücadele etmeyi görev addediyoruz. Sayın Başbakanla görüşmemizde ağırlıklı olarak PKK, DEAŞ ve FETÖ gibi terör örgütleriyle mücadelemizi de ele aldık. Bu örgütlerin her iki ülke için de tehdit oluşturduğu açıktır. Iraklı kardeşlerimizden beklentimiz, PKK'yı terör örgütü olarak tanıması ve topraklarını bu eli kanlı terör örgütünden temizlemesidir.Erdoğan, Türkiye olarak terörle mücadelede Irak'la her türlü işbirliğine hazır olduklarının altını çizdi. “MESELELERİN ÜSTESİNDEN İŞBİRLİĞİ İLE GELEBİLİRİZ” Cumhurbaşkanı  su meselesini, çatışma değil müşterek çıkarlara hizmet edecek bir işbirliği alanı olarak değerlendirdiklerini, Irak'ın karşı karşıya bulunduğu acil su sıkıntısının farkında olduklarını söyledi.Türkiye'de de yağışların son 62 yılın en düşük seviyesinde seyrettiğine dikkati çeken Erdoğan, “İklim değişikliğinin derinleştirdiği bir kuraklık döneminden geçiyoruz. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Irak'ın sıkıntısının giderilmesi için Dicle Nehri'nden bırakılan su miktarını bir ay süreyle imkanlar ölçüsünde artırma kararı aldık. Sınır aşan sularla ilgili meselelerin üstesinden ancak akılcı ve bilimsel işbirliği ile gelebiliriz.” diye konuştu.Erdoğan, geçen yıl 24 milyar doları aşarak rekor kıran Türkiye ve Irak'ın, ticaret hacmini daha da artırma potansiyeline sahip olduğunu işaret ederek şunları kaydetti Şüphesiz bu hedefe ulaşmak için ticaretin önündeki tarife dışı engel ve kısıtlamaların kaldırılması gerekiyor. Kardeşim Sudani ile bu hususta hemfikir olduğumuzu memnuniyetle gördüm. Sayın Başbakan'a eşlik eden heyette Türkmen soydaşlarımızın da yer alması, bizleri ayrıca sevindirmiştir. Dost ve kardeş Irak halkına şahsım ve milletim adına en kalbi selamlarımı iletiyorum. Milletimizle birlikte Irak'taki tüm kardeşlerimizin baharın müjdecisi olan Nevruz Bayramı'nı tebrik ediyorum.”
157 0 21.03.2023
Bölücü başının kardeşinin TRT'ye çıkartılmasının ayrıntıları ortaya çıktı
Gündem
Bölücü başının kardeşinin TRT'ye çıkartılmasının ayrıntıları ortaya çıktıTerör örgütü PKK'nın eski yöneticilerinden olan ve 2 yıl önce Irak'ın kuzeyinde geçirdiği beyin kanaması sonucu ölen Osman Öcalan'ın üç ayrı dava dosyasında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle gıyabi tutuklu olarak yargılanırken ve aynı şekilde hakkında iade talepnamesi varken İstanbul'da belediye seçimleri öncesi TRT'ye çıkarıldığı ortaya çıktı.Teröristbaşı Abdullah Öcalan yakalandıktan sonra 2003 yılında PKK'yla fikir ayrılığına düşerek örgütten ayrılıp eski PKK kadrolarıyla Yurtsever Demokrat Parti'yi (PWD) kuran, ardından terör örgütünden gasp ettiği paralarla Irak'ın kuzeyinde lokanta ve fırın açıp iki evlilik yapan terörist elebaşı Osman Öcalan'ın 3 ayrı dava dosyasında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı ortaya çıktı.PKK'dan çaldığı paralarla kendisinden 28 yaş küçük ikinci eşine 2,5 kilo altın takan terörist Öcalan'ın bu davalarda hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı da olduğu ve yurtdışında yakalanması halinde Türkiye'ye iade edilmesi için hakkında iade talepnamesi düzenlendiği belirlendi. 67 SANIKLI DAVADA CEMİL BAYIK'LA YARGILANIYOR Terörist Osman Öcalan'ın yine terörist elebaşlarından Cemil Bayık'ın da aralarında bulunduğu 67 PKK'lı ile birlikte terör örgütü PKK'nın Siverek-Hilvan'daki aşiretlere yönelik kanlı saldırılarıyla ilgili Siverek Ağır Ceza Mahkemesinde gıyabi tutuklu sanık olarak yargılandığı belirlendi.Katıldığı silahlı saldırılar, emir ve talimatını verdiği eylemler nedeniyle eski TCK'nın 125. Maddesi uyarınca “Devletin hâkimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırarak yerine Marksist ve Leninist ilkelere dayalı sözde Kürdistan devleti kurmak ve bu amaçlı vahamet arz eden nitelikle eylemlerde bulunmak” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı öğrenildi. SİVEREK'TE BUCAKLAR, HİLVAN'DA SÜLEYMANLAR AŞİRETİ Siverek-Hilvan'daki saldırılarda terör örgütü henüz PKK adını almadan önce “Apocular-UKO'cular adıyla (Sözde Ulusal Kurtuluş Ordusu) Bucak ve Süleymanlar aşiretini hedef almıştı.Terörist Osman Öcalan'ın Hakkâri, İran ve Irak sınırında katıldığı silahlı baskınlar, talimatını verdiği bombalı saldırılar nedeniyle hakkında açılan iki ayrı dava dosyasının da Siverek'te görülen ana dava dosyasıyla birleştirildiği ortaya çıktı.Teröristin 15 Kasım 2021 tarihinde geçirdiği beyin kanaması sonucu ölmesi ve Irak'ta defnedilmesi nedeniyle nüfus ve aile tablosundaki kayıtlardan düşümü yapılmadığı için halen resmi kayıtlarda sağ görünmesi nedeniyle de hakkındaki dava ile ilgili herhangi bir düşme kararı verilmediği öğrenildi.Öcalan'ın üç ayrı dava dosyasında yargılandığı için hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı varken ve bu durum Adalet bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca da bilindiği halde İstanbul'da yenilenen Büyükşehir Belediyesi seçimleri öncesinde TRT'ye çıkarıldığı anlaşıldı. AİHS'NİN 16. MADDESİNE GÖRE GEÇİCİ TUTUKLAMA VE İADE Hakkında kapatılan Diyarbakır 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesinde de ayrıca dava dosyası bulunan Osman Öcalan'la ilgili düzenlenen iade talepnamesinde, sanığın örgütte yönetici ve kumandaya haiz kişi konumunda olması, verdiği emir ve talimatlarla Türkiye'nin doğu ve güneydoğusunda gerçekleştirilen yaygın terör eylemlerinden doğrudan sorumlu olup on binlerce masum sivil vatandaş ile güvenlik güçlerinin ölümünden sorumlu olduğu belirtiliyor.Öcalan'ın yakalandığı yerde iade edilmesi için Türkiye'nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 16. Maddesi uyarınca iadesine karar verilerek geçici olarak tutuklanması gerektiği belirtiliyor.Buna rağmen TRT'ye çıkarılarak seçim sonuçlarıyla ilgili yorumları alınması kamuoyunun yoğun tepkisine neden olmuştu.sözcü
285 0 21.03.2023
Hdp Hazine yardımı Bloke kararı iptal edildi
Gündem
Hdp Hazine yardımı Bloke kararı iptal edildiAnayasa Mahkemesi, HDP'nin Hazine yardımlarına konulan blokaj kararını kaldırdı.Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından taleple ilgili somut gerekçelerin gönderilmesini istemişti. HDP İTİRAZ ETTİ, KARAR KALKTI HDP'nin itirazı üzerine kararı bugün yeniden değerlendiren AYM, hesaplar üzerindeki blokenin kaldırılmasına oy çokluğuyla karar verdi.
139 0 09.03.2023
Oğlu 15 Temmuz Gazisi yapıldı iddiası
Gündem
Oğlu 15 Temmuz Gazisi yapıldı iddiasıKızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, “Oğlum, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçerken yaralandı, gazi oldu.” açıklaması üzerine 2020'de TBMM'ye soru önergesi veren CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, önergesinin hâlâ cevaplanmadığını duyurdu.Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık'ın oğlu Furkan Kınık'ın 15 Temmuz gazisi olup olmadığıyla ilgili 4 Şubat 2020 tarihinde dönemin Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a verdiği, soru önergesinin cevaplanmadığını duyurdu. CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya'nın 4 Şubat 2020 tarihli önergesi şöyle: “Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, katıldığı bir televizyon programında “FETÖ'cü müsünüz?” sorusuna yanıt verirken, “…Ailemin tamamını Atatürk Havalimanı'na çağırdım. Oğlum, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçerken yaralandı, gazi oldu.” demiştir. Bu bilgiler kapsamında 1-Furkan Kınık 15 Temmuz gazisi midir? 2-Furkan Kınık'a gazilik maaşı bağlanmış mıdır? 3-Furkan Kınık'a gazilik unvanı verilmişse, neden verilmiştir? 4-Furkan Kınık, ‘gazi' değilse, babası tarafından kamuoyuna gazi olduğunun açıklanması suç değil midir? Bu konuda inceleme başlatılmış mıdır?sözcü
228 0 02.03.2023
Bakanlık Şehit ve Gazi Genel Müdürü asaleten atandı
Gündem
Bakanlık Şehit ve Gazi Genel Müdürü asaleten atandıAile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına ilişkin atama ve görevden alma kararları, Resmi Gazete'de yayımlandı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan kararlara göre, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığında açık bulunan Personel Genel Müdürlüğüne Engin Demir, Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdürlüğüne Şemseddin Yalçın, Personel Genel Müdür Yardımcılığına Bülent Erdem, Şehit Yakınları ve Gaziler Genel Müdür Yardımcılığına ise Hamza Gökhan Eryılmaz atandı.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında açık bulunan İş Müfettişliklerine, yapılan yeterlik sınavında başarı gösteren İş Müfettiş Yardımcıları Burak Kaygısız, Musa Gezer ve Kurtuluş Öner'in atamaları yapıldı. İZİN VE DENETİM GENEL MÜDÜR YARDIMCISI GÖREVDEN ALINDI Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevresel Etki Değerlendirmesi, İzin ve Denetim Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Talha Türkoğlu görevinden alınırken, Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdür Yardımcılığına Sezayi Köse, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdür Yardımcılığına Fatma Toru, Mekansal Planlama Genel Müdür Yardımcılığına ise Selma Tosun atandı.
300 0 28.02.2023
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • ...
  • 109

Şehitler

Nurettin Yaşar
Nurettin YaşarBursa 72 14.12.2024
Uğur Gölçek
Uğur Gölçekİstanbul 135 02.04.2025
Hüseyin Uzun
Hüseyin UzunNevşehir 112 29.04.2025
Zeki Bacak
Zeki BacakŞırnak 93 20.04.2025
Önder Özen
Önder ÖzenKuzey Irak 574 03.05.2025
Berat Mecit Day
Berat Mecit DayKuzey Irak 517 23.04.2025
Nurettin Tokyürek
Nurettin TokyürekKuzey Irak 439 07.07.2022
İbrahim Güney
İbrahim GüneyAnkara 408 11.04.2025

Gaziler

Metin Kuş
Metin KuşKastamonu 700 04.05.2011
Muharrem Çelik
Muharrem ÇelikSuriye 545 10.10.2019
Ahmet Karakuş
Ahmet KarakuşSuriye 456 31.12.2020
Hasan Hüseyin Karataş
Hasan Hüseyin KarataşSuriye 375 13.02.2017
Mehmet Demirtaş
Mehmet DemirtaşKuzey Irak 875 25.10.2022
Osman Sefa Tosun
Osman Sefa TosunKuzey Irak 569 05.09.2022
Umut Eşgünoğlu
Umut EşgünoğluKuzey Irak 743 28.11.2022
Bünyamin Kocaman
Bünyamin KocamanKuzey Irak 714 16.10.2022

Çok Okunanlar

Şehit Sayısı 20 Oldu 2  Korucu daha şehit oldu
Şehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Haberleri 94,409 06.02.2020
Cami İmamı 33 Şehit sonrası ahlaksız paylaşım yaptı serbest bırakıldı
Cami İmamı 33 Şehit sonrası ahlaksız paylaşım yaptı serbest bırakıldıManisa'da imam Ali Metin Özyurt'un, İdlib'de 33 askerimizin şehit olması sonrası yaptığı ahlaksız paylaşım büyük tepki gördü. Gözaltına alınan imam, savcılıkta ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.Manisa'nın Alaşehir ilçesindeki bir camide imamlık yapan Ali Metin Özyurt, 27 Şubat'ta Suriye'de 33 şehit verdiğimiz saldırı sonrası skandal bir paylaşıma imza attı. Özyurt, bir arkadaşının Facebook gönderisine “Asker veya polis olun diye kimse kafamıza silah dayamıyor. Şehadeti göze almayan godoş, anasının dizinin dibinden ayrılmasın. Bırakın ucuz ajitasyonları” şeklinde yorum yaptı. İĞRENÇ SATIRLAR Paylaşım yapan E.B'nin, “Kimisi çaresizlikten gidiyor hocam” yorumunu da yanıtlayan imam, şu iğrenç satırlara imza attı: Çaresizlik diye bir mazeret olamaz. Maaşın cazibesine kapılıp, asker veya polis olmayacaksın. Din, vatan, millet sevdan yoksa, bu mesleği seçmeyeceksin. Para için seçtiysen de zırlamayacaksın. Devletin şehit ve gazilere gösterdiği ayrıcalığı başka devletler göstermiyor.Tepkiler üzerine gözaltına alınan Ali Metin Özyurt, savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Manisa İl Müftüğü de konuyla ilgili soruşturma başlattı. sözcü - Son 5 Ayda Suriye'de Şehit olan Askerlerimizin bilgileri için TIKLAYIN Yayına veren:Editör   Gündem 35,067 03.03.2020
377 Terör Gazisinin Maaşları dün itibariyle Kesildi
377 Terör Gazisinin Maaşları dün itibariyle KesildiTerörle Mücadelede yaralanıp Gazi olan ve İş hakkı kanunu ile Resmi kurumlarda çalışan v e yasal çalışma süresini tamamladıktan sonra emeklilik hakkı kazanan ve 01.01.2014 Tarihinden önce Emekli olan 377 Terör Gazisinin dün 17.12.2019 itibariyle Emeklilik maaşları kesildi. Türkiye Cumhuriyeti 61.Hükümeti ve Dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip ERDOĞAN'ın Başbakanlığındaki hükümet Aşağıdaki kanunu çıkarmıştır. İlgili Kanun 2013 / 6495 sayılı kanun - 2 Ağustos 2013  CUMA – Kabul Tarihi: 12/7/2013 - Sayı : 28726 MADDE 80 – 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan “(5434 sayılı Kanunun 18/1/1979 gün ve 2177 sayılı Kanunla değişik 64 üncü maddesinden yararlananlar hariç)” ibaresi çıkarılmış, son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri hükümleri uygulanarak aylık bağlananlara aylık bağlama tarihi itibarıyla sosyal güvenlik kurumlarınca kendi sigortalılığı nedeniyle ödenmekte olan gelir ve/veya aylıkların toplamı, 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesi gereğince öğrenim durumuna göre belirlenecek giriş derece ve kademesi ile 30 yıl fiili hizmet süresi esas alınarak mülga hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak vazife malullüğü aylığının %25 artırımlı tutarından az olamaz ve bu şekilde belirlenen gelir ve/veya aylıklar ilgili sigortalılık hâlindeki aylık artışları dikkate alınarak artırılır. Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamına girenler, aylıklara ilişkin hükümler hariç olmak üzere (d) bendi kapsamına girenlerin malullük hâline bağlı olarak yararlandığı haklardan da aynı esas ve usuller çerçevesinde yararlandırılır. Bu Kanuna veya bu Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi kapsamında aylık bağlanan malullerin, malul sayılmaları sebebiyle aylık bağlandığı tarihten önceki her türlü sigortalılık ve prim ödeme süreleri, iştirakçilik ve fiili hizmet süreleri ile bunların itibari ve fiili hizmet süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri, malullük aylığı bağlanmasından sonra geçecek çalışma veya sigortalılık süreleriyle hiçbir sebeple birleştirilemez. Bu şekilde aylık bağlanmasından önce geçen söz konusu süreler; malullük aylığı bağlanmasından sonra geçen sigortalılık ve çalışma sürelerinin tabi olacağı sigortalılık hâli ile mülga 2829 sayılı Kanun uygulaması yönünden dikkate alınmayacağı gibi, sonradan geçen sigortalılık veya çalışma süreleri yaşlılık/emeklilik, malullük ya da ölüm/dul veya yetim aylığı bağlanmasında veya toptan ödeme yapılmasında ilgili mevzuatına göre ayrı bir çalışma veya sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Ancak, bu Kanuna göre aylık bağlandığı tarihten sonra çalışmaya başlayanlardan, aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra olanlar için 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümleri uygulanamaz. Yukarıda belirtilen kanunlara  göre  malullük  aylığı bağlanmasına esas alınmış hastalık ya da engellilik hâlleri ve bu hastalık ya da engellilik hallerindeki ilerlemeler, sonradan geçen çalışmalar sebebiyle yaşlılık aylığına hak kazanılması koşullarının belirlenmesinde dikkate alınmaz.” “Bu madde hükümleri 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi kapsamındakiler ve harp malulleri hakkında da uygulanır.” MADDE 84 – 2/3/1984 tarihli ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun ek 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “EK MADDE 2- 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56  ncı  maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü  maddelerine, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü olmaları sebebiyle kendilerine aylık bağlananlara bir konut ile sınırlı olmak kaydıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir. Aynı kanunlar kapsamına giren sebeplerle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almaktayken faizsiz kredi hakkından yararlanmaksızın hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri için ise; bir konut ile sınırlı olmak üzere, öncelikle dul eşine, eşi hayatta değilse veya evlenmişse kredi kullanacak çocuklardan en az birisinin yetim aylığı almakta olması kaydıyla aylık bağlanma koşullarına bakılmaksızın talepte bulunan çocuklarına müştereken, bu kişiler bulunmadığı takdirde de öncelikle anaya olmak üzere ana veya babasına konut sahibi yapmak amacıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir. Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık  bağlanan  malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de birinci fıkra hükmünden yararlanırlar. Bu kredinin tavan tutarı, Yüksek Planlama Kurulunca belirlenir. Kredi için yapılacak başvurulara, kredilerin kullandırılmasına, geri ödeme süre ve yöntemlerine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Toplu Konut İdaresince çıkarılan yönetmelik ile belirlenir.” MADDE 86 – 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “EK MADDE 1- 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun eki (I), (II), (III) ve  (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu kurum ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları, özel kanunla kurulan diğer her türlü kamu kurum ve kuruluşları; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadroları ile sözleşmeli personel pozisyonlarının ve sürekli işçi kadrolarının  %2'sini aşağıdaki hükümlerde belirtilen hak sahiplerinin istihdamı için ayırmak ve bu madde hükümleri çerçevesinde İçişleri Bakanlığınca hak sahibi olduğu belirlenerek Devlet Personel Başkanlığına bildirilen ve Başkanlıkça atama teklifi yapılanları atamak zorundadır. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarına, ilgili mali yılda 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi kapsamında yapabilecekleri toplam atama sayılarının ne kadarını bu madde kapsamında yapılacak atamalar için ayıracağı ve buna ilişkin diğer hususlar Başbakan onayı ile belirlenir. Bu madde kapsamında hak sahipliği sonucunu doğuran durumlar aşağıda belirtilmiştir: a) 5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesi, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası, bu Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlar, b) 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında vazife malulü sayılan; Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının erbaş ve erler dahil askeri personeli ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup personeli, c) (b) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında olanlardan vazife malulü sayılanlar, ç) 21 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında vazife malulü sayılanlar, 17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamında aylık bağlananlardan terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybetmiş veya engelli hale gelmiş olanlar ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumuna ait fabrika, işletme, müessese veya bağlı ortaklıklarda görevli  olanlardan  patlayıcı maddelerin üretimi, incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi sırasında oluşacak patlamalardan dolayı hayatını kaybedenler. İstihdam hakkından; a) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamında hayatını kaybedenlerin eş veya çocuklarından birisi ile ana, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi; ana, baba ve kardeşi yoksa eş veya çocuklarından toplam iki kişi; eş veya çocuğu yoksa ana veya babası ile kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi, ana veya babanın bu hakkı kullanmaması durumunda ise bir diğer kardeşi olmak üzere toplam iki kişi, b) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde sayılan malullerin kendileri veya eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendisi veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi, c) İkinci fıkranın (c) bendine göre malul sayılanların kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi, ç) İkinci fıkranın (ç) bendine göre engelli hale gelenlerin kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,yararlanır. Bu madde kapsamında atanacakların, atamalarının yapılacağı kadro veya pozisyonlar için sınavlara ilişkin hükümler hariç olmak üzere ilgili mevzuatında öngörülen nitelik ve şartları taşımaları zorunludur. Bir başkasının bakımına muhtaç olacak derecede engelli olanlar, birinci fıkrada sayılan kurumlarda görev yapanlar, istihdam hakkını sağlayan olayın meydana geldiği tarihten sonra söz konusu kurum ve kuruluşlarında görev yapmakta iken bu görevinden ayrılmış olanlar ile kırk beş yaşını bitirmiş olanlar istihdam hakkından faydalanamazlar ve bu durumda olanlar yukarıdaki fıkraların uygulanmasında dikkate alınmaz. Hak sahiplerinden ilköğretim, ortaokul, ilkokul mezunu olanların hizmetli unvanlı kadrolara; ortaöğretim ve yükseköğretim mezunu olanların ise memur unvanlı kadrolara atama teklifleri Devlet Personel Başkanlığınca yapılır. Sözleşmeli personel pozisyonları ve işçi kadrolarına yapılacak atama tekliflerinde ise hak sahiplerinin bu fıkra uyarınca öğrenim durumları itibarıyla atanabilecekleri kadro unvanları dikkate alınarak Devlet Personel Başkanlığınca belirlenen aynı veya eşdeğer unvanlı pozisyon ve kadrolar esas alınır. Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında atama yapılması amacıyla ayırdıkları %2 oranındaki kadro ve pozisyonların unvan ve sayısını her yılın şubat ve ağustos aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirirler. Bu madde kapsamında başvuranlardan hak sahibi olanlar İçişleri Bakanlığınca tespit edilerek, liste hâlinde her yılın mart ve eylül aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına  bildirilir.  Bildirilenlerin  atama  teklifleri,  kamu  kurum  ve  kuruluşlarının  söz konusu münhal kadro ve pozisyonlarına Devlet Personel Başkanlığınca kırk beş gün içinde yapılır. Kamu kurum ve kuruluşlarınca atama yapılabilecek kadro ve pozisyonların bildirilmemesi veya unvan bazında ihtiyacın karşılanamaması durumunda Devlet Personel Başkanlığınca kapsamdaki kamu kurum ve kuruluşlarının münhal kadro ve pozisyonlarına resen atama teklifi yapılır. Atama işlemlerinin, atama teklifinin kamu kurum ve kuruluşuna intikalinden itibaren otuz gün içinde yapılması zorunludur. Atama emri ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere tebliğ edilir. İlgililerin işe başlama sürelerine ve işe başlamama hâlinde yapılacak işlemlere ilişkin olarak 657 sayılı Kanunun 62 nci ve 63 üncü maddeleri hükümleri uygulanır. Atama onayı alınmasına rağmen görevine başlamayanlar ile başladıktan sonra herhangi bir sebeple görevden ayrılanlar bu madde kapsamında yeniden istihdam edilemezler.  Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirirler. Bu maddenin uygulanmasında takip edilecek usul ve esaslar ile diğer hususlar; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının görüşleri alınmak suretiyle, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığınca müştereken hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.” MADDE 88 – 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesine birinci ve dördüncü fıkralarından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş, aynı maddenin mevcut ikinci fıkrasında yer alan “malûl, yaşlı,” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili hükümleri” ibaresi “ilgili diğer hükümleri” ve beşinci fıkrasında yer alan “üçüncü fıkrada” ibaresi “beşinci fıkrada” şeklinde değiştirilmiştir. “24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkındaki Kanun veya 28/5/1986 tarihli ve 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun kapsamındaki hizmetleri sebebiyle vatani hizmet tertibinden aylık bağlananların; 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malulü sayılarak aylık bağlananların kendileri, eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenler ile vazife malulü sayılarak aylık bağlananlardan, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin kendileri ile eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılacak şekilde hayatını kaybedenlerin ya da aynı kapsamda aylık almaktayken hayatını kaybedenlerin eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; engelliler için sağlık kurulu raporuyla %40 ve üzerinde engelli olduğunu belgeleyen Türk vatandaşlarının kendileri, ağır engellilerin kendileri ile birlikte birden fazla olmamak üzere birlikte yolculuk ettikleri refakatçileri, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından   kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanırlar. Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli olarak yararlanırlar. Bu fıkrada belirtilen kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler altmış ila altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilirler.” “İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alırlar. Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası mülki idare amiri tarafından uygulanır. Bu maddeye göre verilecek idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir. İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri kapsamında hizmet verecek toplu taşıma araçları, toplu taşıma hizmetlerinin kapsamı ile bu hizmetlerden ücretsiz ve indirimli yararlanmaya ilişkin usul ve esaslar, Maliye, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme, İçişleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarının görüşleri alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir. 1005 sayılı Kanun ve 3292 sayılı Kanun kapsamında vatani hizmet tertibinden aylık bağlananlar ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı, mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre harp veya vazife malullüğü aylığı bağlananların ya da 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlananların veya harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almakta iken 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin, bu fıkrada sayılan kanunlar veya maddeler gereğince dul ve yetim aylığı bağlananların ikametgâhlarında kullandıkları elektrik enerjisi ücreti %40'tan; belediyelerce tahakkuk ettirilecek su ücreti ise %50'den az indirim içermemek üzere belirlenecek tarife üzerinden alınır.” MADDE 92 – 5434 sayılı Kanunun ek 77 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ve (b) bendinin üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı bendin dördüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmış, (c) bendinde yer alan “Sivil iştirakçiler ile” ibaresi “Sivil iştirakçilere uygulanacak  azami   derece  ve  kademe,  öğrenim  durumları  ve  hizmet   sınıfları   itibarıyla 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademe;” şeklinde değiştirilmiş, aynı maddeye birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.  “Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananların bu aylıkları, aşağıdaki esaslar dahilinde yükseltilir.” “Astsubaylar ve uzman jandarmalarda yükselinebilecek azami derece ve kademe, 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda kendilerine ilişkin aylık gösterge tablosunda belirlenmiş olan en yüksek derece ve kademedir.” “Bu madde kapsamında yapılacak olan intibak işlemlerinde, 1 Eylül tarihi esas alınır. 1 Eylül tarihi esas alınarak yapılacak olan intibak işlemlerinde, görevde iken yapılan son terfi işleminin üzerinden bir tam yıl geçmemiş olanlar hakkında izleyen yılın 1 Eylül tarihi itibarıyla intibak işlemi yapılır.” MADDE 93 – 5434 sayılı Kanunun ek 79 uncu maddesinin birinci, dördüncü, altıncı ve onuncu fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. “Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesi, 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananlara, bu madde uyarınca ek ödeme verilir.” “Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri, birinci derece malullere uygulanan gösterge üzerinden; aynı sebeplerle malullük aylığı almakta iken ölenlerin dul ve yetimleri ise malullerin hayatta iken maluliyet derecelerine göre yararlandıkları gösterge üzerinden ve sosyal güvenlik kanunlarına göre dul ve yetim aylığı aldıkları süre ile sınırlı olarak ek ödemeden yararlanır. Dul ve yetim sayısının bir kişiden fazla olması hâlinde, verilecek ek ödeme hak sahipleri arasında eşit olarak paylaştırılır.” “Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin, aynı sebeplerle malullük aylığı almakta olanların veya bunlardan ölenlerin çocuklarına her ay için; ilköğretimleri sırasında (1.250), ortaöğretimleri sırasında (1.875) ve yükseköğretimleri sırasında (2.500) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda eğitim ve öğretim yardımı yapılır. Bu yardımlar, yılda bir kez olmak üzere, bulunulan yılın Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısına göre hesaplanarak 1 Eylül-31 Aralık tarihleri arasında ve öğrenim durumunu gösterir belge ile birlikte yapılacak talep tarihindeki öğrenim seviyesi esas alınmak suretiyle toptan ödenir. 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında faaliyet gösteren özel eğitim okullarında eğitim alanlar da bu fıkranın durumlarına uygun hükümlerinden yararlanırlar.” “Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık  bağlanan  malullerden,  5510  sayılı  Kanunun  4  üncü  maddesi  kapsamında çalışmaya başlamaları sebebiyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de yukarıdaki esaslar dahilinde ek ödeme ile eğitim öğretim yardımından yararlanırlar.” MADDE 95 – 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 225- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp malullüğü veya vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanlar ile bunlardan aylık almakta iken ölenlerin veya anılan madde ve kanunlara göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri; bu maddeyi düzenleyen Kanunla ana ve babalara aylık bağlanabilmesine ilişkin olarak bu Kanunun 72 nci maddesinin dördüncü fıkrasında yapılan değişikliklerin, bağlanmış olan aylıkların intibak suretiyle arttırılmasına ilişkin ek 77 nci maddesinde yapılan değişikliklerin, ek ödeme ve eğitim öğretim yardımı verilmesine ilişkin olarak ek 79 uncu maddesinde yapılan değişikliklerin durumlarına uygun hükümlerinden, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki döneme ilişkin olarak herhangi bir fark ödenmeksizin ilgili maddelerde belirlenmiş olan usul ve esaslar çerçevesinde yararlandırılırlar. Ek 79 uncu madde kapsamında ek ödemenin beş katı tutarında yardım yapılmış olması hâlinde, bu ödemenin yapıldığı beşinci yılı takip eden ödeme dönemine kadar bir süre geçmedikçe bu maddeyi düzenleyen Kanunla ek 79 uncu maddenin dördüncü fıkrasında yapılan değişiklikten dolayı ödeme yapılmaz. Beş yıllık dönemin bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce dolmuş olması hâlinde geriye yönelik herhangi bir ödeme yapılmaz. 72 nci maddenin dördüncü fıkrasının birinci cümlesinde bu Kanunla yapılan değişiklik neticesinde, aylık bağlama şartları yeniden düzenlenen kişiler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bağlanmış olan aylıkları sebebiyle açtıkları davalardan feragat etmeleri hâlinde; kendilerine çıkarılmış olan borçların faize ilişkin kısmı terkin olunur, anaparaya ilişkin kısmı ise beş yıla kadar taksitlendirilir ve haklarındaki mevcut dava ve icra takiplerinden vazgeçilir. Aylık taksit tutarının kişinin gelirinin dörtte birini aşması hâlinde taksit süresi uzatılır. Ancak, adlarına borç çıkartılmış olanlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra vefat edenlerin vefat tarihi itibarıyla borçlarının kalan kısmı; önceden vefat edenlerin ise bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla borçlarının kalan kısmı tahsil edilmez ve haklarında bu amaçla dava veya icra takibi bulunması hâlinde bunlardan vazgeçilir.” MADDE 96 – 5510 sayılı Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin birinci ve ikinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri veya 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi uygulanarak  aylık  bağlanmasını  gerektiren  kanunlara  göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanların aylıkları kesilmez.” MADDE  97 – 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin beşinci fıkrasının ikinci cümlesi ile onbeşinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinin birinci cümleleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Ancak, harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife malulü olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenlere ise görevden ayrılmalarına ve başkaca bir müracaata gerek kalmaksızın sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır.” “5 inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendi hükmü saklı kalmak kaydıyla vazife malûllüğü aylığı bağlanmış olanlardan Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya başlayanların aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başından itibaren kesilir ve bunlar hakkında uzun vadeli sigorta kolları uygulanır.” “Harp malulleri ile 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre veya 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesine göre vazife malulü olduğuna karar verilenlerden, sınıf veya görev değiştirerek 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmaya devam edenler hakkında uzun vadeli sigorta kollarının uygulanmasına devam edilir.”   Kanunun Tamamı İçin TIKLAYIN  Yayına veren: Editör - Özel Haber    Editör Haberleri 6,994 18.12.2019
Suriye Esat Askerlerimize saldırdı 7 Şehit 4 yaralımız var
Suriye Esat Askerlerimize saldırdı 7 Şehit 4 yaralımız varSiriye' idlip'teki gözlem noktasındakı Askerlerimize yönelik  Esad Güçlerinin saldırısı sonucu 4 Askerimiz Şehit oldu,birisi ağır olmak üzere 9 askerimiz yaralandı milli savunma acıklaması:Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, İdlib'de çıkan çatışmada dört askerimiz şehit düşerken, biri ağır dokuz askerimizin de yaralandığı belirtildi.   İlgili Haberler Suriye'de Askerlerimize saldırı 4 şehit 9 Yaralımız var Erdoğan: 30-35 civarında Suriyeli Asker Öldürüldü  Rusya'dan 4 Şehit Açıklaması: Bize Haber vermediler 4 Şehit Askerimizin Naaşları Hatay'a getirildi  4 Şehit sonrası Rusya ile ortak devriyeyi iptal ettik Şehit Sayısı 5 oldu yaralı Askerimiz şehit oldu Şehit Sayısı 6 oldu Sivil Personel Şehit oldu Şehit Askerin  Kimliği Belli Oldu(Afyonkarahisar) Şehit Askerin Kimliği Belli Oldu(Osmaniye) Bakan Geziyi bıraktı Komutanlarla Suriye Sınırına gitti Şehit Askerin kimliği belli oldu(Sakarya) Şehitlerin Kimliği belli oldu Gaziantep'e 2 şehit haberi Meral Akşener Şehitler için Meclis'te gizli oturum yapmamız gerekir Şehit Sayısı 7 oldu yaralı Asker Şehit oldu Sivil Şehit Personelin Kimliği belli oldu Bakan Akar:76 Suriye Askeri Öldürüldü Doğu perinçek Şehitlere saygısızlık Meral Akşener Gökkubbeyi Başlarına Yıkın Yayına veren: EditörEditör Haberleri 5,506 03.02.2020
Ayakkabı Boyarken Şehit Haberini aldı
Ayakkabı Boyarken Şehit Haberini aldıŞehit Babası Ayakkabı Boyarken Şehit Oğlunun Haberini aldıEditör Haberleri 5,469 28.11.2019

Bilgi Sayfaları

- Künye- İletişim- Yayın İlkeleri- Kurallar- Gizlilik- Kullanıcı Sözleşmesi- Veri Politikası- Hakkımızda

Ziyaretçi Sayıları

Bugün
0
Dün
0
Bu Hafta
0
Bu Ay
0
Bu Yıl
0
Tüm Zamanlar
0

Kategoriler

- Tüm Haberler- Yurt Dışı Haberler809- Bahar Kalkanı0- Şehit Mevlit ve Anma1,695- Editör Haberleri620- Şehit Yetimleri214- Ziyaret Haberleri1,181- Şehit ve Gazi Aileleri1,934- Dernekler152- Şehit adı verilen yerler610- Asker, Polis, Korucu670- Şehit Haberleri1,036- Yurt İçi Operasyonlar1,037- Gündem1,084- Gazi Haberleri620

Sayfalar

- 2019 Yılı Şehitlerimiz- 2020 Yılı Şehitlerimiz- 2021 Yılı Şehitlerimiz- 2022 Yılı Şehitlerimiz- 2023 Yılı Şehitlerimiz- 2024 Yılı Şehitlerimiz- 2025 Yılı Şehitlerimiz- Valilikler Şehit-Gazi- Suriye Şehitleri- Vefat Taziye Haberleri- Recep Tayyip Erdoğan- Yaşar Güler- Ali Yerlikaya- Mahinur Özdemir Göktaş- Devlet Bahçeli
- Kuzey Irak Şehitleri- 6 Şubat Depremi Asker ve Polislerimiz- Öldürülen Terörist Haberleri
Copyright © 2024 - Tüm hakları saklıdır