Yurt İçi Operasyonlar [1,037]

Yurt İçi Operasyonlar
Terörislerin sözde para kasası sağ yakalandıPKK terör örgütünün kurucu üyesi Fuat kod adlı Ali Haydar Kaytan'ın kardeşi olan ve terör örgütü adına yurt dışında toplanan paraları örgüt üyelerinin ailelerine dağıtmakla görevli olan Güllüşan Kandemir, Konya polisinin yaptığı başarılı operasyonla yakalandı.Konya Emniyet Müdürlüğüne bağlı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri PKK terör örgütüne yönelik önemli bir operasyona imza attı.Ekipler, Emniyet güçlerinin uzun zamandır peşinde olduğu Güllüşan Kandemir' in izine ulaştı.
İKİ KARDEŞİ DE PKK YÖNETİMİNDE
Güllüşan Kandemir'in iki kardeşi de PKK yönetimindeydi. Bir kardeşi PKK terör örgütünün kurucu üyesi Fuat kod adlı Ali Haydar Kaytan', diğer kardeşi ise PKK Silahlı terör örgütü kurma, yönetme ve üye olma suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası ile Bolu cezaevinde yatan Hayati Deniz Kaytan.Hemen harekete geçen TEM Şube ve Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri Güllüşan Kandemir'i düzenlediği operasyonla ikametinde yakalayarak gözaltına aldı.
YAKALANAN ÖRGÜT ÜYESİNİN EVİNDEN PKK'NIN ÖRGÜT ARŞİVİ ÇIKTI
Örgüt üyesinin evinde yapılan aramalarda çok önemli dokümanlara ulaşıldı. Aramalarda: 1990'lı yıllardan günümüze kadar olan örgüt içerisindeki eğitimler, kullanılan güzergâhlar, örgütçülerin ağzından yazılmış metinler, cezaevlerindeki terör suçlularının yazmış olduğu mektuplar ve örgütün arşivi niteliğinde on binlerce dokuman bulundu.Ayrıca gözaltına alının Güllüşan Kandemir'in yurt dışında bulunan PKK terör örgütüyle bağlantılı dernek ve kuruluşlarda toplanan paraları örgütte olan üyelere ve ailelerine yardım olarak dağıttığı tespit edildi.TEM Şube ekiplerince gözaltına alınan Güllüşan Kandemir'in emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği öğrenildi.
179 0 20.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
O terörist mahkemeye cıkınca ifade değiştirdiİstiklal Caddesi'nde 13 Kasım 2022 tarihinde 6 kişinin öldüğü, 99 kişinin yaralandığı bombalı terör saldırısında bomba düzeneğini bırakan Ahlam Albashır mahkemede ilk kez savunmasını yaptı. Soruşturma aşamasındaki ifadesini değiştiren sanık Albashır, "Daha önce bunları anlatmadım. Suriye'den gelirken patlayıcı yanımızda değildi. Böyle bir şey olacağını bilmiyordum. Bombayı gördükten sonra polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum" dedi.İstiklal Caddesin'de 13 Kasım 2022 tarihinde 6 kişinin öldüğü bombalı saldırı ile ilgili terörist Ahlam Albashır mahkemede ilk kez savunma yaptı. Albashır, "Daha önce bunları anlatmadım. Suriye'den gelirken patlayıcı yanımızda değildi. Böyle bir şey olacağını bilmiyordum. Bombayı gördükten sonra polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum" dedi.İstanbul 13 Kasım 2022 tarihinde 6 kişinin hayatını kaybettiği, 99 kişinin yaralandığı bombalı saldırıda duruşma görüldü. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasında, Ahlam Albashır'ın arasında bulunduğu toplam 26 sanık getirildi.
"BEN PYD BÖLGESİNDEYDİM"
Geçen celse iddianame eline ulaşamadığı için savunmasını yapmayan sanık Ahlam Albashır'ın iddianameyi okuduğunu belirterek savunmasını yaptı. Tercüman aracılığıyla savunmasını yapan Albashır, "İddianamede olanlar vardı, olmayan şeyler de vardı. Ailem vefat etmişti. Ben ve ablam kalmıştık. Geceleri fırında gündüzleri tatlıcıda çalışıyordum. Ben PYD bölgesindeydim. Kardeşim ise Türk ordusu bölümündeydi. O yüzden gözler üzerimdeydi. Arkadaşım vasıtasıyla Hasan Jamil'le tanıştım. Hasan Jamil, benim yanıma geldi, 'Büyük bir şahıs seninle konuşmak istiyor' dedi. İlk gittiğimde yüzünü görmedim, ikincide gördüm. Bana söylediği şey bir şahısla Türkiye'ye gideceğim ve onun karısı rolünde olacağımdı. Türkiye'ye gideceğim şahsın Bilal olduğunu İdlib'te öğrendim" dedi.Korktuğunu fakat Hacı'yı dinlemediği takdirde ne olacağını bilmediğini söyleyen Ahlam Albashır, "Kız kardeşime anlatmadım ama korktuğumu anlamıştı. Takip ediyorlardı. 'Sana zarar vermeyeceğiz' diyorlardı. Hasan Jamil beni bir çiftliğe götürdü yanında korumaları vardı. Ne yapacağımı anlatmaya başladı. Daha sonra çıktım. Beni kaçakçıların evine götürdüler bir gece kaldım. Ertesi günü sabah saat 06.00 gibi bizi alıp İdlib'e götürdü. Bilal'in yanına ulaştım. Hacı bana bir evlilik sözleşmesi vermişti. Bilal, 'Kardeşim olarak kal' dedi. 5 gün orada kaldık. Bu sürede Bilal'le sorunlar yaşadık, ben çıkmak istedim. Ama İdlib'i bilmediğim için çıkamadım" şeklinde konuştu.
"SURİYE'DEN GELİRKEN PATLAYICI YANIMDA DEĞİLDİ"
Daha önceki ifadelerinde, bombayı Suriye'den aldıklarını söyleyen Albashır, ifadesini "Daha önce bunları anlatmamıştım. Patlayıcı yanımda değildi" dedi. Albashır, kaçakçılarla Suriye sınırına geldiklerini gece saat 02.00 gibi duvardan atlayarak Türkiye'ye geçtiklerini ve toplamda 11 kişi olduklarını söyledi. Albashır, "Böyle bir şey olacağını bilmiyordum. Servis gibi bir araba gelip bizi aldı. Başka bir araca götürdü. Birçok kez araç değiştirdik. Eğer polisler bizi durdurursa 'Portakal bahçesine portakal toplamaya gidiyoruz' dememizi söylediler. Bizi alan şahıs burada ama ismini bilmiyorum. Bizi İstanbul'a getirdi. İstanbul'a gelirken yine araç değiştirdik. Bu insanlar planda olduklarını bilmiyorlardı. Bizi karı- koca biliyorlardı. O gün uyuduk. Ertesi günü Bilal atölyeye çalışmaya gitti. Hacı ve Bilal benim dışarı çıkmama izin vermiyordu" dedi.Albashır, "Bana Taksim'e gideceksin dediler. Bana denildiği gibi Taksim'e gittim fotoğraf çektim. En son Fatih'e gideceksin denildi. Bilal'e fotoğraflar gönderiyorlardı. Ben de gidiyordum. Fatih'te camiye gittik. İçerisine girip fotoğraf çekip geri döndük. Bombayı Suriye'den getirdiğinizi söylemiştim ama öyle olmadı. Bombayı buradan Bilal teslim aldı. Bilal bana aldığı adamın yüzünü görmediğini söyledi. Daha sonra Bilal çivi almaya gitti. Sonra birini aradı, 'Ben biraz eşimle kalacağım. biraz geç gelir misin' dedi. Bantların üzerine çivileri yapıştırdı. Sonra hamur gibi birşey yoğurmaya başladı. Sonra Bilal bir yere gitti. Saatler sonra geri geldi. Geldiğinde üzerinde dolar cinsinden para vardı. Bilal her şeyi hazırladı. Çantanın içine koydu. 'Eğer sana birşey sorarsa Almanya'ya gideceğini söyle' dedi. Sen Suriye'ye döneceksin, ama diğerlerinin önünde Almanya'ya gideceğiz diyeceksin" dedi. Kendisinin kaçacağını hissettiklerini belirten Albashır, "Telefonlarıma olan biten her şeyi not ediyordum. Ama telefonumu kırdılar. Benim kaçacağımı hissettiler. Hacı, Bilal'in telefonundan bana hakaret etmeye başladı. Bana 'Annenin karnında bile olsan seni buluruz' dedi" diye konuştu.
"BOMBAYI GÖRÜNCE POLİSİ ARADIM"
Olay günü Bilal'in çantayı kendisine verdiğini anlatan Albashır, "Çarşıya in herhangi bir yere otur dedi. Makyaj malzemesi satan bir yere girdim. Sonra da bir yere oturup beklemeye başladım. Orada otururken bana Hacı'dan video geldi. Biri arkamdan benim videomu çekmiş, korktum. Çantayla oynadım. Bombayı gördükten sonra polisi aradım ama Türkçe bilmiyordum. Hacı bu esnada, 'çantayı bırak yürü' dedi. Bilal'i sordum 'Onu boş ver' dedi. Caddenin başına doğru yürüdüm. Taksiye bindim. Eve gittim" diyerek savunmasını tamamladı. Savunma sonrasında sanık avukatlarından birinin "PKK terör örgütü üyesi misiniz?" şeklindeki sorusuna sanık Albahsır, "Kimseye bir zararım olmadı. Kimsenin üzgün olduğunu görmek istemem" diyerek cevap verdi. Mahkeme Başkanının, "İlk ifadende bombayı göğsünde getirdiğini söylemiştin" diye hatırlatması üzerine sanık, "Hacı beni tehdit etmişti. Korkuyordum. O yüzden öyle söyledim" dedi. Albashır, başka bir soruya da "Aslında bombayı Bilal götürecekti" dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, 13 Kasım 2022 tarihinde Taksim İstiklal Caddesi üzerinde gerçekleşen bombalı saldırının PKK/KCK silahlı terör örgütünün Suriye uzantısı YPG/PYD/SDG tarafından planlanıp gerçekleştirildiği belirtiliyor.Saldırı sonucu olay yerinde bulunan çocuk yaştaki Ecrin Meydan, babası Yusuf Meydan, Adem Topkara ile eşi Mukaddes Elif Topkara, Arzu Özsoy ile kızı Yağmur Uçar'ın vefat ettikleri, 99 kişinin yaralandığı ve birçok iş yerinin maddi hasara uğradığı belirtiliyor. El yapımı bomba bulunan çantayı bırakan Suriye uyruklu Ahlam Albashır'ın 14 Kasım 2022 tarihinde yakalanıp gözaltına alındığı, YPG/PYD terör örgütünün özel istihbarat elemanı olduğu anlaşılan sanıklar Ahlam Albashır ve Bilal Elhacmaos'un kamu düzenini bozmak, otoriteyi zayıflatmak, kaos ve kargaşa yaratmak ve böylece devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma amacına ulaşmak maksadı ile örgüt tarafından özel eğitime tabi tutularak talimatlandırılıp patlayıcı malzeme eşliğinde ülkemize gönderildikleri belirtiliyor. İddianamede, bombayı yerleştiren şüpheli Ahlam Albashır'ın 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve bin 949 yıl 6 aydan 3 bin 9 yıla kadar hapsi isteniyor. Firari sanık örgüt elebaşlarından Cemil Bayık'ın da aralarında bulunduğu diğer şüphelilerin ise 7'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 3 bin 16 yıl 6 aya kadar hapisleri talep ediliyor. İddianamede eylemi gerçekleştiren 36 sanık hakkında "Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğü Bozma, Silahlı Terör Örgütü Kurma veya Yönetme, Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma, Tasarlayarak, Bombalama Suretiyle Çocuğa Karşı Adam Öldürme, Tasarlayarak, Bombalama Suretiyle Adam Öldürme, Tasarlayarak, Bombalama Suretiyle Adam Öldürmeye Teşebbüs Etme, Tehlikeli Maddeleri İzinsiz Olarak Bulundurma veya El Değiştirme, Göçmen Kaçakçılığı" suçlarından cezalandırılmaları isteniyor.haberler
233 0 18.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Tokat'ta teröristlerin sığınağı tespit edildiTerör örgütünün sözde Karadeniz yapılanmasına bir darbe daha indirdi. Tokat'ta terör örgütüne ait sığınak bulundu ve imha edildi.Tokat İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince Reşadiye ilçesinde gerçekleştirilen operasyon sonucunda, geçmiş yıllarda PKK/KCK terör örgütü tarafından depo alanı olarak kullanıldığı değerlendirilen sığınak tespit edildi. Sığınak içerisinde yapılan aramada kullanılmış ve birçoğu çürümüş halde muhtelif yaşam malzemeleri ele geçirildi. Adli işlemler başlatılarak delil niteliği taşıyanlar malzemeler muhafaza altına alındı.
161 0 16.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Mersin'de terör operasyonu 14 gözaltıMersin'de PKK propagandası yapmak suçundan haklarında gözaltı kararı bulunan 14 kişiye yönelik operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı.Mersi İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekipleri, daha önce Suriye'de PYD/YPG saflarında faaliyette bulunmuş ve bu yıl merkez Akdeniz ilçesindeki Nevruz etkinliğinde terör örgütü PKK propagandası içeren sloganlar atan 14 kişiyi tespit etti.Savcılığın şüpheliler hakkında gözaltı kararı vermesinin ardından ekipler, operasyon için harekete geçti. Özel harekat timlerinin de desteğiyle 14 adrese gece saatlerinde eş zamanlı operasyon düzenlendi.Özel harekat timlerinin, demir kapılarını koçbaşlarıyla kırarak girdikleri evlerde arama yapan ekipler, hakkında yakalama kararı bulunan çok sayıda şüpheliyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan şüpheliler, sağlık kontrolünün ardından emniyete götürüldü.sözcü
174 0 14.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Bıçakla bekçileri yaralayan saldırgan öldürüldüGaziantep'te devriye görevi yapan 2 bekçi, şüphe üzerine kimlik kontrolü yapmak istediği kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Yaralanan 2 bekçinin tabanca ile ateş açarak vurduğu saldırgan, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.Gaziantep'te gerçekleşen olay gece saatlerinde İncilipınar Mahallesinde meydana geldi. 100. Yıl Parkı içinde devriye görevi yapan 2 bekçi, şüphelendikleri A.S. isimli kişinin kimlik kontrolünü yapmak istedi. Bekçiler, kimliğini istediği şüphelinin bıçaklı saldırısına uğradı. Aldıkları bıçak darbeleriyle yaralanan bekçiler, tabanca ile ateş açarak saldırgan A.S.'yi etkisiz hale getirildi. Silah sesini duyanların ihbarıyla bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri yaptıkları ilk müdahalenin ardından yaralanan 2 bekçi, 25 Aralık Devlet Hastanesine, tabancayla vurularak yaralanan şüpheli A.S. ise özel bir hastaneye götürüldü. Ağır yaralı olarak hastanede tedaviye alınan saldırgan A.S., doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
Yaşanan olayın ardından Emniyet Müdürlüğü tarafından yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, etkisiz hale getirilen A.S.'nin daha önce 9 kez şüpheli olarak işlem gördüğü belirtilerek şöyle denildi:“Şehitkamil ilçemiz İncilipınar Mahallesinde 12.07.2023 tarihinde devriye görevi ifa eden 2 Çarşı ve Mahalle Bekçimize saldırarak yaralayan ve aralarında ‘Kasten Yaralama, Genel Güvenliği Kasten Tehlikeye Düşürme, Görevi Yaptırmamak İçin Direnme, 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet, Konut Dokunulmazlığını İhlal, Tehdit ve Hakaret' suçlarından 9 kez şüpheli olarak işlem yapıldığı anlaşılan A.S. isimli saldırgan, yaralanan personelimiz tarafından vurularak etkisiz hale getirilmiş, kaldırıldığı hastanede eks olmuştur.Olayda yaralanan ve hastaneye kaldırılan Çarşı ve mahalle bekçilerimizin tedavileri devam etmekte olup gerekli tahkikat Cumhuriyet Başsavcılığımız koordinesinde başlatılmıştır. sözcü
236 0 13.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Teröristlere para yardımı şüphelisine operasyonİstanbul'da terörizmin finansmanına yönelik polis ekiplerince yapılan operasyonda bir kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan şüphelinin terör örgütü PKK üyelerine para gönderdiği öne sürüldü.Operasyon, İstanbul (TEM) Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştirildi. “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna Muhalefet Etmek ve Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçlarıyla ilgili çalışma yapan ekipleri emniyete yapılan ihbar üzerine harekete geçti. Küçükçekmece'de bir kişinin terör örgütü üyelerine finans sağladığı bilgisi üzerine başlatılan çalışmada şüphelinin banka hesapları ve para trafiği incelendi.Araştırmada şüpheli Sedat A. ile terör örgütü PKK üyeliğinden kayıtları olan kişilerle arasında para trafiği bulunduğu belirlendi. Ayrıca cezaevinde bulunan terör örgütü üyelerine para yardımı yaptığı tespit edildi. Çalışmaların ardından Sedat A.'nın yakalanması için Küçükçekmece'de operasyon düzenlendi.Özel harekat polisinin de katıldığı operasyonda şüpheli gözaltına alındı. Adreste yapılan aramada, şüpheliye ait dijital materyallere ve terör örgütü tarafından propaganda amacıyla kullanılan sarı, kırmızı, yeşil renkli flamaya el konuldu.sözcü
187 0 11.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
O Terörist dün Tahliye edildiEbu Hanzala, yargılandığı davada "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan 12 yıl, 6 ay hapisle cezalandırılmıştı. Gerçek Gündem'in haberine göre Ebu Hanzala bugün tahliye edildi.Ebu Hanzala olarak bilinen selefi Tevhid Cemaati'nin lideri Halis Bayancuk, “silahlı terör örgütü kurma veya yönetme” suçundan 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Aynı suçlamadan defalarca tutuklanıp serbest bırakılmasıyla adalet gündeminin en ilginç figürlerinden biri haline gelen selefi Tevhid Cemaati'nin lideri Halis Bayancuk'un hüküm giydiği dosya, Yargıtay'da 28 Aralık 2022 tarihinde görülen duruşmada bozulmuştu.Son duruşmada ise mahkeme, Ebu Hanzala'nın yargılandığı üç dosyayı birleştirme kararı almıştı. Ebu Hanzala bugün görülen duruşmada tahliye edildi.
‘'HÜDAPAR UZUN SÜREDİR EBU HANZALA'NIN TAHLİYESİ İÇİN AKP'YE BASKI YAPIYORDU''
Geçtiğimiz hafta Gerçek Gündem'in duyurduğu haberde kaynaklarımız, Ebu Hanzala'nın ilk celsede tahliye edilebileceğini düşündüklerini ve HÜDAPAR'ın, Ebu Hanzala'nın tahliyesi için AKP'ye baskı yaptığını iddia etmıştı.Gerçek Gündem haber sitesine konuşan bir kaynak ise, "HÜDAPAR, Yargıtay ile çok görüşmeler yaptı öncesinde. AKP'ye destekleri ile beraber bu dosyayı ve buna benzer dosyaları önlerine koydular. Ben Ebu Hanzala'nın anlaşma yaptığını düşünüyorum. Bazı sert söylemler içeren konuşmaların hepsini internetten sildiler, kaldırdılar." demişti.
HÜDAPAR VE EBU HANZALA'NIN ARASINDA NASIL BİR İLİŞKİ VAR?
Ebu Hanzala'nın babası Hacı Bayancuk, 1992'de Hizbullah'ın askeri kanat sorumluluğunu yaptı. HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcoğlu, terör örgütü Hizbullah'ın Şura üyesi olan ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Hacı Bayancuk'un avukatlığını yapmıştı.Medyabar
Baba Bayancuk'un yargılandığı 2010 yılından bir haber arşivi:
144 0 11.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Ankara'da yabancı uyruklu teröristlere operasyonAnkara'da terör örgütü IŞİD'e yönelik operasyonda "yabancı terörist savaşçı" kategorisinde değerlendirilen 22 kişi yakalandı.İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ve İstihbarat Şube Müdürlüklerince yapılan risk ve teknik analiz çalışmaları neticesinde, çatışma bölgelerindeki IŞİD terör örgütü mensupları ile irtibatlı oldukları, bir kısmının ise geçen yıllarda çatışma bölgelerinde terör örgütü içerisinde faaliyet yürüttükleri belirlenen 27 yabancı uyruklu şüpheliye yönelik operasyon düzenlendi.
SINIR DIŞI EDİLECEKLER
Kent genelindeki bazı adreslere eş zamanlı yapılan operasyonda şüphelilerden 22'si gözaltına alındı. Diğer şüphelilerin yakalanması amacıyla çalışmaların devam ettiği öğrenildi.İstihbarat bilgisi ve analizler sonucu “yabancı terörist savaşçı” kategorisinde değerlendirilen zanlıların, işlem ve sorguları sonrası sınır dışı edilmek üzere Göç İdaresi Başkanlığı görevlilerine teslim edilmeleri bekleniyor.sözcü
201 0 10.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Arazi kavgasında 2 Askerimiz yaralandıAğrı'nın Patnos ilçesinde 2 kardeş ve aileleri arasında arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan silah, taş ve sopalı kavgaya müdahaleye gelen jandarma ekibinden 2 uzman çavuş omzundan silahla vurularak yaralandı.Patnos ilçesinin Dedeli beldesine bağlı Üzümlü mezrasında 2 kardeş ve aileleri arasında arazi nedeniyle silah, taş ve sopalı kavga çıktı.
MÜDAHALEYE GİDEN JANDARMA YARALANDI
İhbar üzerine mezraya giden jandarma kavgaya müdahale etti. Açılan ateş sonucu Jandarma Uzman Çavuş M.S.S. (33) ve M.C.K. (30) omzundan yaralandı.Yaralı uzman çavuşlar, sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Patnos Devlet Hastanesine kaldırıldı.Tedaviye alınan uzman çavuşların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.sözcü
63 0 09.07.2023

Yurt İçi Operasyonlar
Son 6 ayda öldürülen terörist sayısı açıklandıMSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Albay Zeki Aktürk, bakanlıkta bilgilendirme toplantısı düzenledi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler de toplantıya sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi. Bakan Güler, iletişim ve etkileşimin baş döndürücü bir hızla arttığını belirterek, dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle mücadelenin büyük önem taşıdığını söyledi.Günümüzde gerçek ve güvenilir bilgiye ulaşmanın her zamankinden daha kıymetli hale geldiğini vurgulayan Güler, “Bu anlayışla bakanlık olarak tüm faaliyetlerimizi büyük bir şeffaflık içinde icra ederken faaliyet alanlarımıza ve gelişmelere ilişkin kamuoyunu sizlerin aracılığıyla ilk elden bilgilendirmeye devam edeceğiz” dedi. Güler daha sonra basın mensuplarına çalışmalarında başarılar dileyerek, salondan ayrıldı.
‘ÖRGÜTÜN HAREKET KABİLİYETİ BİTME NOKTASINA GETİRİLDİ'
Ardından, basın toplantısında konuşan Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Albay Zeki Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) başta PKK/KCK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütleriyle büyük bir özveri ile mücadele ettiğini işaret ederek, şunları söyledi 1 Ocak'tan itibaren terörle mücadele harekatı bölgesinde 19'u büyük, 301'i orta çaplı olmak üzere 320 operasyon icra edilerek 21'i son bir haftada olmak üzere 794 terörist, 24 Temmuz 2015'ten bugüne kadar ise Irak ve Suriye'nin kuzeyi dahil 38 bin 137 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Yurt içinde ve sınır ötesinde icra edilen başarılı operasyonlar ile terör örgütüne ağır darbe vurulmuş, örgütün hareket kabiliyeti bitme noktasına getirilmiştir. Bir kez daha vurgulamak istiyoruz ki Türk Silahlı Kuvvetlerinin teröristler dışında hiçbir hedefi yoktur. Halihazırda üs bölgelerinde ve hudutlarımızda kahramanlık ve fedakarlıkla görev yapan Türk Silahlı Kuvvetleri; asil milletimizden aldığı güçle terörle mücadelesine tek bir terörist kalmayıncaya kadar azim ve kararlılıkla devam edecektir.
TSK, sınır güvenliğinin sağlanması için 7 gün 24 saat mücadele etmektedir. Alınan ilave ve etkin tedbirler sayesinde; son bir haftada tüm hudutlarımızda yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 46 şahıs yakalanmıştır. Bu şahıslardan 1'i FETÖ mensubu olmak üzere 3'ü teröristtir. 2 bin 561 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir.1 Ocak'tan itibaren ise tüm hudutlarımızda yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 3 bin 736 şahıs yakalanmıştır. Bu şahıslardan 174'ü FETÖ mensubu olmak üzere 268'i teröristtir. 118 bin 425 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir.Ayrıca; 1 Ocaktan itibaren icra edilen operasyonlarda ise 340,5 kilogramı son bir haftada olmak üzere 2 bin 362 kilogram uyuşturucu, 690 adet muhtelif uyuşturucu hap ve 23 adet muhtelif silah ele geçirilmiştir.
‘1 MİLYONDAN FAZLA SURİYELİ EVLERİNE DÖNDÜ'
Suriye'de hayatın normalleşmesine yönelik insani yardım ve altyapıyı destekleme adına yapılan faaliyetler de ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile koordineli olarak yürütülmektedir. Bu faaliyetlerimiz sonucunda; 470 binden fazlası İdlib'e olmak üzere 1 milyondan fazla Suriyeli evlerine ve topraklarına gönüllü, güvenli ve saygın bir şekilde dönmüştür.Suriye'de istikrarın bir an önce sağlanması, Suriyelilerin emniyetli bir ortama geri dönüşleri ve normalleşmenin sağlanmasına yönelik çalışmalara da devam edilmektedir.
'67 TACİZ VE SALDIRI GERÇEKLEŞTİRİLDİ'
Terör örgütlerinin başta Tel Rıfat, Münbiç ve Fırat'ın doğusu olmak üzere diğer bölgelerden sivillere ve TSK birliklerine saldırı arayışları sürmektedir. 1 Ocak'tan itibaren harekat bölgelerimize terör örgütü tarafından 67 taciz ve saldırı gerçekleştirilmiş, kahraman komandolarımızın anında müdahalesi ile 588 terörist etkisiz hale getirilmiştir.Birliklerimizin güvenliği için gerekli her türlü tedbir alınmaktadır. Kahraman ordumuz; terör örgütlerine karşı ülkemizin ve asil milletimizin güvenliği için daha önce olduğu gibi yeri ve zamanı geldiğinde gereken neyse yapmaya hazır ve buna muktedirdir.
‘PKK EŞİTTİR YPG'
TSK, Suriye'nin kuzeyindeki harekat bölgelerinde yapılan mutabakatlara uymaktadır. Muhataplarımızdan da uymalarını beklediğimizi bir kez daha ifade ediyoruz. Yine, muhataplarımızla yaptığımız görüşmelerde çok teferruatlı bir şekilde, tüm somut delilleriyle ortaya koyduğumuz gibi, ‘PKK eşittir YPG' olduğunu dile getiriyoruz. Bunların aralarında bir fark yoktur ve bu gerçek herkes tarafından anlaşılmalıdır.DEAŞ'la mücadele adı altında uluslararası kamuoyunda kendini meşrulaştırmaya çalışan eli kanlı PKK/YPG terör örgütü başta olmak üzere, bölgede sağlanan barış ve istikrarı bozmak maksadıyla sivillerin yaşam hakkını ellerinden alanlara karşı, Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğimizi, dünyanın da bu insanlık suçuna sessiz kalmaması gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
‘KIBRIS'TA TEK ÇÖZÜM, EŞİT VE BAĞIMSIZ İKİ DEVLET'
TSK, Ege ve Akdeniz'de; Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerini azim ve kararlılıkla korumaya devam etmektedir. Ülkemiz, tüm sorunların uluslararası hukuka, iyi komşuluk ilişkilerine ve müttefiklik ruhuna uygun bir şekilde, barışçıl metotlarla, karşılıklı saygı ve diyalog yoluyla çözülmesinden yanadır ve bunun için büyük çaba harcamaktadır.6 Şubat'ta yaşadığımız büyük deprem felaketi ve aynı dönemde Yunanistan'da gerçekleşen tren kazası ile başlayan olumlu gündemin devam etmesi, zaman zaman ortaya çıkan gerginliği artırıcı eylem ve söylemlere dönülmemesi her iki ülkenin de yararına olacaktır.Bir diğer önemli husus da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Ada'daki durumudur. Kıbrıs'ta egemen, eşit, bağımsız iki devletin tek çözüm olduğunu vurguluyoruz.
‘ACİLEN ATEŞKES İLAN EDİLMELİ'
Rusya Federasyonu ve Ukrayna arasında yaşanan savaşın da yakından takip edildiğini vurgulayan Aktürk, şöyle konuştu:Taraflar arasındaki gerginliğin bir an önce azaltılarak Ukrayna'nın egemenlik ve toprak bütünlüğü çerçevesinde meselenin diplomatik yollarla çözülmesi çağrımızı tekrarlıyor, daha fazla can kaybı yaşanmaması, huzur ve istikrar sağlanması için acilen bir ateşkes ilan edilmesinin önemli olduğunu bir kez daha vurguluyoruz.Tüm dünyayı tehdit eden gıda krizinin aşılması amacıyla yapılan Tahıl Anlaşması kapsamında, 32 milyon tondan fazla tahıl, binden fazla gemiyle Ukrayna limanlarından taşınarak dünya pazarlarına ulaşmıştır.Ülkemiz, Tahıl Anlaşması'nın yeniden uzatılması başta olmak üzere, bölgede barışın temini ve insani yardım konusunda bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yapıcı girişimlerini sürdürerek üzerine düşeni yapmaya devam edecektir.17 Temmuz'da süresi dolacak Tahıl Girişiminin uzatılmasına yönelik Birleşmiş Milletler, Rusya Federasyonu ve Ukrayna yetkilileri ile temaslarımız Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak devam etmektedir.
'24 BİN 195 PERSONEL FETÖ'DEN İHRAÇ EDİLDİ'
MSB'nin, FETÖ ile mücadelesini de kararlılıkla sürdürdüğünü belirten Aktürk, “Bu kapsamda 15 Temmuz 2016'dan bugüne kadar 24 bin 195 personel ihraç edilmiştir. 363 personel hakkında ise idari süreç devam etmektedir. 1 Ocak-30 Haziran 2023 tarihleri arasında 1 personel ihraç edilmiş, 446 personel göreve iade edilmiş, 199 emekli personelin rütbesi/unvanı geri iade edilmiştir. Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde FETÖ ile iltisaklı tek bir personel kalmayıncaya dek mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir” ifadelerini kullandı.MSB'ye personel ve askeri öğrenci alımları hakkında da bilgi veren Aktürk, “Bu yıl içinde toplam 30 bin 62 personel alım/temini için planlamalar yapılmış olup alım/temin faaliyetleri devam etmektedir. Milli Savunma Üniversitesi Askeri Öğrenci Sınavı'na giren ve mülakat/fiziki yeterlilik testlerine girmeye hak kazananlar ile birlikte tüm gençlerimizi bize katılmaya, MSB ve TSK'nın geleceğinde, ülkemizin savunma ve güvenliğinde görev almaya davet ediyoruz. Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Meslek Yüksek Okulları seçim aşamalarına katılacak adaylar 5 Temmuz-30 Ağustos 2023 tarihleri arasında Kredi Yurtlar Kurumu'nun belirlemiş olduğu yurtlardan istifade edebilecektir” dedi.
BEDELLİ ASKERLİK UYGULAMASINA BAŞVURU ARTTI
Öte yandan bakanlık kaynakları, bedelli askerlik sisteminin hayata geçirildiği 2019'dan bugüne kadar uygulamaya yönelik başvuru sayısının her geçen gün arttığını kaydetti.Bakanlık kaynakları, Suriye ile normalleşme sürecine ilişkin de, 25 Nisan 2023'te Moskova'da Türkiye, Rusya Federasyonu, İran ve Suriye Savunma Bakanları ve İstihbarat Başkanları görüşmesinin gerçekleştirildiğini hatırlattı. Bu kapsamda Suriye'nin kuzeyinde 4'lü ortak merkez kurulmasının gündeme geldiğini hatırlatan kaynaklar, sahadaki faaliyetlerin koordinasyonu ve her ülkenin askeri temsilcilerinin bulunacağı merkeze yönelik çalışmaların devam ettiğini aktardı.sözcü
190 0 07.07.2023
Şehitler

Murat Kemal YetişenKuzey Irak 56 05.02.2025

Ufuk AkıncıKuzey Irak 150 23.01.2025

Mustafa AkgülAdana 54 07.12.2024

Mehmet Tozunİzmir 59 06.12.2024

Mustafa Peksoyİstanbul 52 22.08.2024

Halil İbrahim KuzkunGaziantep 93 02.08.2024

Cemalcan EvKocaeli 82 29.06.2024

Yonuz TuranIsparta 56 29.04.2024
Gaziler

Metin KuşKastamonu 293 04.05.2011

Muharrem ÇelikSuriye 236 10.10.2019

Ahmet KarakuşSuriye 181 31.12.2020

Hasan Hüseyin KarataşSuriye 132 13.02.2017

Mehmet DemirtaşKuzey Irak 505 25.10.2022

Osman Sefa TosunKuzey Irak 328 05.09.2022

Umut EşgünoğluKuzey Irak 488 28.11.2022

Bünyamin KocamanKuzey Irak 416 16.10.2022
Çok Okunanlar

Şehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Sayısı 20 Oldu 2 Korucu daha şehit olduŞehit Haberleri 94,303 06.02.2020

Cami İmamı 33 Şehit sonrası ahlaksız paylaşım yaptı serbest bırakıldıManisa'da imam Ali Metin Özyurt'un, İdlib'de 33 askerimizin şehit olması sonrası yaptığı ahlaksız paylaşım büyük tepki gördü. Gözaltına alınan imam, savcılıkta ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.Manisa'nın Alaşehir ilçesindeki bir camide imamlık yapan Ali Metin Özyurt, 27 Şubat'ta Suriye'de 33 şehit verdiğimiz saldırı sonrası skandal bir paylaşıma imza attı.
Özyurt, bir arkadaşının Facebook gönderisine “Asker veya polis olun diye kimse kafamıza silah dayamıyor. Şehadeti göze almayan godoş, anasının dizinin dibinden ayrılmasın. Bırakın ucuz ajitasyonları” şeklinde yorum yaptı.
İĞRENÇ SATIRLAR
Paylaşım yapan E.B'nin, “Kimisi çaresizlikten gidiyor hocam” yorumunu da yanıtlayan imam, şu iğrenç satırlara imza attı: Çaresizlik diye bir mazeret olamaz. Maaşın cazibesine kapılıp, asker veya polis olmayacaksın. Din, vatan, millet sevdan yoksa, bu mesleği seçmeyeceksin. Para için seçtiysen de zırlamayacaksın. Devletin şehit ve gazilere gösterdiği ayrıcalığı başka devletler göstermiyor.Tepkiler üzerine gözaltına alınan Ali Metin Özyurt, savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Manisa İl Müftüğü de konuyla ilgili soruşturma başlattı. sözcü -
Son 5 Ayda Suriye'de Şehit olan Askerlerimizin bilgileri için TIKLAYIN
Yayına veren:Editör
Gündem 34,886 03.03.2020

377 Terör Gazisinin Maaşları dün itibariyle KesildiTerörle Mücadelede yaralanıp Gazi olan ve İş hakkı kanunu ile Resmi kurumlarda çalışan v e yasal çalışma süresini tamamladıktan sonra emeklilik hakkı kazanan ve 01.01.2014 Tarihinden önce Emekli olan 377 Terör Gazisinin dün 17.12.2019 itibariyle Emeklilik maaşları kesildi. Türkiye Cumhuriyeti 61.Hükümeti ve Dönemin Başbakanı olan Recep Tayyip ERDOĞAN'ın Başbakanlığındaki hükümet Aşağıdaki kanunu çıkarmıştır.
İlgili Kanun
2013 / 6495 sayılı kanun - 2 Ağustos 2013 CUMA –
Kabul Tarihi: 12/7/2013 - Sayı : 28726
MADDE 80 – 2330 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan “(5434 sayılı Kanunun 18/1/1979 gün ve 2177 sayılı Kanunla değişik 64 üncü maddesinden yararlananlar hariç)” ibaresi çıkarılmış, son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin sonuna aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri hükümleri uygulanarak aylık bağlananlara aylık bağlama tarihi itibarıyla sosyal güvenlik kurumlarınca kendi sigortalılığı nedeniyle ödenmekte olan gelir ve/veya aylıkların toplamı, 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesi gereğince öğrenim durumuna göre belirlenecek giriş derece ve kademesi ile 30 yıl fiili hizmet süresi esas alınarak mülga hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplanacak vazife malullüğü aylığının %25 artırımlı tutarından az olamaz ve bu şekilde belirlenen gelir ve/veya aylıklar ilgili sigortalılık hâlindeki aylık artışları dikkate alınarak artırılır. Birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamına girenler, aylıklara ilişkin hükümler hariç olmak üzere (d) bendi kapsamına girenlerin malullük hâline bağlı olarak yararlandığı haklardan da aynı esas ve usuller çerçevesinde yararlandırılır. Bu Kanuna veya bu Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanan maluller ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı ve mülga 64 üncü maddesi kapsamında aylık bağlanan malullerin, malul sayılmaları sebebiyle aylık bağlandığı tarihten önceki her türlü sigortalılık ve prim ödeme süreleri, iştirakçilik ve fiili hizmet süreleri ile bunların itibari ve fiili hizmet süresi zammı olarak değerlendirilen süreleri, malullük aylığı bağlanmasından sonra geçecek çalışma veya sigortalılık süreleriyle hiçbir sebeple birleştirilemez. Bu şekilde aylık bağlanmasından önce geçen söz konusu süreler; malullük aylığı bağlanmasından sonra geçen sigortalılık ve çalışma sürelerinin tabi olacağı sigortalılık hâli ile mülga 2829 sayılı Kanun uygulaması yönünden dikkate alınmayacağı gibi, sonradan geçen sigortalılık veya çalışma süreleri yaşlılık/emeklilik, malullük ya da ölüm/dul veya yetim aylığı bağlanmasında veya toptan ödeme yapılmasında ilgili mevzuatına göre ayrı bir çalışma veya sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Ancak, bu Kanuna göre aylık bağlandığı tarihten sonra çalışmaya başlayanlardan, aylık bağlandıktan sonraki çalışmaları 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra olanlar için 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümleri uygulanamaz. Yukarıda belirtilen kanunlara göre malullük aylığı bağlanmasına esas alınmış hastalık ya da engellilik hâlleri ve bu hastalık ya da engellilik hallerindeki ilerlemeler, sonradan geçen çalışmalar sebebiyle yaşlılık aylığına hak kazanılması koşullarının belirlenmesinde dikkate alınmaz.”
“Bu madde hükümleri 5434 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi kapsamındakiler ve harp malulleri hakkında da uygulanır.”
MADDE 84 – 2/3/1984 tarihli ve 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun ek 2 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“EK MADDE 2- 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü olmaları sebebiyle kendilerine aylık bağlananlara bir konut ile sınırlı olmak kaydıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir. Aynı kanunlar kapsamına giren sebeplerle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almaktayken faizsiz kredi hakkından yararlanmaksızın hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri için ise; bir konut ile sınırlı olmak üzere, öncelikle dul eşine, eşi hayatta değilse veya evlenmişse kredi kullanacak çocuklardan en az birisinin yetim aylığı almakta olması kaydıyla aylık bağlanma koşullarına bakılmaksızın talepte bulunan çocuklarına müştereken, bu kişiler bulunmadığı takdirde de öncelikle anaya olmak üzere ana veya babasına konut sahibi yapmak amacıyla Toplu Konut İdaresince faizsiz olarak kredi verilir.
Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de birinci fıkra hükmünden yararlanırlar.
Bu kredinin tavan tutarı, Yüksek Planlama Kurulunca belirlenir. Kredi için yapılacak başvurulara, kredilerin kullandırılmasına, geri ödeme süre ve yöntemlerine ilişkin usul ve esaslar, Maliye Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Toplu Konut İdaresince çıkarılan yönetmelik ile belirlenir.”
MADDE 86 – 3713 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“EK MADDE 1- 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun eki (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu kurum ve kuruluşları, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları, özel kanunla kurulan diğer her türlü kamu kurum ve kuruluşları; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memur kadroları ile sözleşmeli personel pozisyonlarının ve sürekli işçi kadrolarının %2'sini aşağıdaki hükümlerde belirtilen hak sahiplerinin istihdamı için ayırmak ve bu madde hükümleri çerçevesinde İçişleri Bakanlığınca hak sahibi olduğu belirlenerek Devlet Personel Başkanlığına bildirilen ve Başkanlıkça atama teklifi yapılanları atamak zorundadır. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarına, ilgili mali yılda 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 7 nci maddesi kapsamında yapabilecekleri toplam atama sayılarının ne kadarını bu madde kapsamında yapılacak atamalar için ayıracağı ve buna ilişkin diğer hususlar Başbakan onayı ile belirlenir.
Bu madde kapsamında hak sahipliği sonucunu doğuran durumlar aşağıda belirtilmiştir:
a) 5434 sayılı Kanunun mülga 64 üncü maddesi, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin sekizinci fıkrası, bu Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlar,
b) 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen haller kapsamında vazife malulü sayılan; Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığının erbaş ve erler dahil askeri personeli ile Emniyet Teşkilatından Emniyet Hizmetleri Sınıfına mensup personeli,
c) (b) bendi kapsamına girenler hariç olmak üzere 5434 sayılı Kanunun mülga 45 inci maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamında olanlardan vazife malulü sayılanlar,
ç) 21 inci maddenin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında vazife malulü sayılanlar, 17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi kapsamında aylık bağlananlardan terör eylemleri nedeniyle hayatını kaybetmiş veya engelli hale gelmiş olanlar ile Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumuna ait fabrika, işletme, müessese veya bağlı ortaklıklarda görevli olanlardan patlayıcı maddelerin üretimi, incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi sırasında oluşacak patlamalardan dolayı hayatını kaybedenler.
İstihdam hakkından;
a) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamında hayatını kaybedenlerin eş veya çocuklarından birisi ile ana, baba veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi; ana, baba ve kardeşi yoksa eş veya çocuklarından toplam iki kişi; eş veya çocuğu yoksa ana veya babası ile kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam iki kişi, ana veya babanın bu hakkı kullanmaması durumunda ise bir diğer kardeşi olmak üzere toplam iki kişi,
b) İkinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde sayılan malullerin kendileri veya eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendisi veya kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,
c) İkinci fıkranın (c) bendine göre malul sayılanların kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş veya çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,
ç) İkinci fıkranın (ç) bendine göre engelli hale gelenlerin kendileri veya eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kendileri veya kardeşlerinden birisi; hayatını kaybedenlerin ise eş ve çocuklarından birisi, eşi veya çocuğu yoksa kardeşlerinden birisi olmak üzere toplam bir kişi,yararlanır.
Bu madde kapsamında atanacakların, atamalarının yapılacağı kadro veya pozisyonlar için sınavlara ilişkin hükümler hariç olmak üzere ilgili mevzuatında öngörülen nitelik ve şartları taşımaları zorunludur.
Bir başkasının bakımına muhtaç olacak derecede engelli olanlar, birinci fıkrada sayılan kurumlarda görev yapanlar, istihdam hakkını sağlayan olayın meydana geldiği tarihten sonra söz konusu kurum ve kuruluşlarında görev yapmakta iken bu görevinden ayrılmış olanlar ile kırk beş yaşını bitirmiş olanlar istihdam hakkından faydalanamazlar ve bu durumda olanlar yukarıdaki fıkraların uygulanmasında dikkate alınmaz.
Hak sahiplerinden ilköğretim, ortaokul, ilkokul mezunu olanların hizmetli unvanlı kadrolara; ortaöğretim ve yükseköğretim mezunu olanların ise memur unvanlı kadrolara atama teklifleri Devlet Personel Başkanlığınca yapılır. Sözleşmeli personel pozisyonları ve işçi kadrolarına yapılacak atama tekliflerinde ise hak sahiplerinin bu fıkra uyarınca öğrenim durumları itibarıyla atanabilecekleri kadro unvanları dikkate alınarak Devlet Personel Başkanlığınca belirlenen aynı veya eşdeğer unvanlı pozisyon ve kadrolar esas alınır.
Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında atama yapılması amacıyla ayırdıkları %2 oranındaki kadro ve pozisyonların unvan ve sayısını her yılın şubat ve ağustos aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirirler.
Bu madde kapsamında başvuranlardan hak sahibi olanlar İçişleri Bakanlığınca tespit edilerek, liste hâlinde her yılın mart ve eylül aylarının son gününe kadar Devlet Personel Başkanlığına bildirilir. Bildirilenlerin atama teklifleri, kamu kurum ve kuruluşlarının söz konusu münhal kadro ve pozisyonlarına Devlet Personel Başkanlığınca kırk beş gün içinde yapılır. Kamu kurum ve kuruluşlarınca atama yapılabilecek kadro ve pozisyonların bildirilmemesi veya unvan bazında ihtiyacın karşılanamaması durumunda Devlet Personel Başkanlığınca kapsamdaki kamu kurum ve kuruluşlarının münhal kadro ve pozisyonlarına resen atama teklifi yapılır. Atama işlemlerinin, atama teklifinin kamu kurum ve kuruluşuna intikalinden itibaren otuz gün içinde yapılması zorunludur. Atama emri ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre ilgililere tebliğ edilir. İlgililerin işe başlama sürelerine ve işe başlamama hâlinde yapılacak işlemlere ilişkin olarak 657 sayılı Kanunun 62 nci ve 63 üncü maddeleri hükümleri uygulanır. Atama onayı alınmasına rağmen görevine başlamayanlar ile başladıktan sonra herhangi bir sebeple görevden ayrılanlar bu madde kapsamında yeniden istihdam edilemezler. Kamu kurum ve kuruluşları atama ve göreve başlatma işlemlerinin sonucunu, işlemlerin tamamlanmasını takip eden on beş gün içinde Devlet Personel Başkanlığına bildirirler.
Bu maddenin uygulanmasında takip edilecek usul ve esaslar ile diğer hususlar; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının görüşleri alınmak suretiyle, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde Devlet Personel Başkanlığı ile İçişleri Bakanlığınca müştereken hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca yürürlüğe konulan yönetmelikle belirlenir.”
MADDE 88 – 8/1/2002 tarihli ve 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1 inci maddesine birinci ve dördüncü fıkralarından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiş, aynı maddenin mevcut ikinci fıkrasında yer alan “malûl, yaşlı,” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili hükümleri” ibaresi “ilgili diğer hükümleri” ve beşinci fıkrasında yer alan “üçüncü fıkrada” ibaresi “beşinci fıkrada” şeklinde değiştirilmiştir.
“24/2/1968 tarihli ve 1005 sayılı İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkındaki Kanun veya 28/5/1986 tarihli ve 3292 sayılı Vatani Hizmet Tertibi Aylıklarının Bağlanması Hakkında Kanun kapsamındaki hizmetleri sebebiyle vatani hizmet tertibinden aylık bağlananların; 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci maddesine, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre vazife malulü sayılarak aylık bağlananların kendileri, eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam edenler ile vazife malulü sayılarak aylık bağlananlardan, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin kendileri ile eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış çocukları, anne ve babaları; yukarıda sayılan kanunlara göre harp veya vazife malulü sayılacak şekilde hayatını kaybedenlerin ya da aynı kapsamda aylık almaktayken hayatını kaybedenlerin eşleri, evli olmayan ve yirmi beş yaşını doldurmamış olan çocukları, anne ve babaları; engelliler için sağlık kurulu raporuyla %40 ve üzerinde engelli olduğunu belgeleyen Türk vatandaşlarının kendileri, ağır engellilerin kendileri ile birlikte birden fazla olmamak üzere birlikte yolculuk ettikleri refakatçileri, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanırlar.
Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak, demiryolları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından ise %50 indirimli olarak yararlanırlar. Bu fıkrada belirtilen kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler altmış ila altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilirler.”
“İlgili kurumlar, belediyeler ile belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketler, ücretsiz ve indirimli seyahat hakkının kullanılması ile ilgili olarak gerekli tedbirleri alırlar. Ücretsiz veya indirimli seyahat hakkının kullandırılmaması hâlinde bu haktan faydalandırılmayan her kişi için toplu taşıma aracının tarifesi üzerinden elli tam bilet bedeli tutarında idari para cezası mülki idare amiri tarafından uygulanır. Bu maddeye göre verilecek idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir.
İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri kapsamında hizmet verecek toplu taşıma araçları, toplu taşıma hizmetlerinin kapsamı ile bu hizmetlerden ücretsiz ve indirimli yararlanmaya ilişkin usul ve esaslar, Maliye, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme, İçişleri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlıklarının görüşleri alınmak suretiyle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenlenir.
1005 sayılı Kanun ve 3292 sayılı Kanun kapsamında vatani hizmet tertibinden aylık bağlananlar ile 5434 sayılı Kanunun 56 ncı, mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine veya 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine göre harp veya vazife malullüğü aylığı bağlananların ya da 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlananların veya harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile harp veya vazife malullüğü aylığı almakta iken 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları nedeniyle ödenmekte olan aylıkları kesilenlerin, bu fıkrada sayılan kanunlar veya maddeler gereğince dul ve yetim aylığı bağlananların ikametgâhlarında kullandıkları elektrik enerjisi ücreti %40'tan; belediyelerce tahakkuk ettirilecek su ücreti ise %50'den az indirim içermemek üzere belirlenecek tarife üzerinden alınır.”
MADDE 92 – 5434 sayılı Kanunun ek 77 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ve (b) bendinin üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, aynı bendin dördüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmış, (c) bendinde yer alan “Sivil iştirakçiler ile” ibaresi “Sivil iştirakçilere uygulanacak azami derece ve kademe, öğrenim durumları ve hizmet sınıfları itibarıyla 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademe;” şeklinde değiştirilmiş, aynı maddeye birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananların bu aylıkları, aşağıdaki esaslar dahilinde yükseltilir.”
“Astsubaylar ve uzman jandarmalarda yükselinebilecek azami derece ve kademe, 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda kendilerine ilişkin aylık gösterge tablosunda belirlenmiş olan en yüksek derece ve kademedir.”
“Bu madde kapsamında yapılacak olan intibak işlemlerinde, 1 Eylül tarihi esas alınır. 1 Eylül tarihi esas alınarak yapılacak olan intibak işlemlerinde, görevde iken yapılan son terfi işleminin üzerinden bir tam yıl geçmemiş olanlar hakkında izleyen yılın 1 Eylül tarihi itibarıyla intibak işlemi yapılır.”
MADDE 93 – 5434 sayılı Kanunun ek 79 uncu maddesinin birinci, dördüncü, altıncı ve onuncu fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve aynı maddenin beşinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır.
“Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesi, 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananlara, bu madde uyarınca ek ödeme verilir.”
“Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri, birinci derece malullere uygulanan gösterge üzerinden; aynı sebeplerle malullük aylığı almakta iken ölenlerin dul ve yetimleri ise malullerin hayatta iken maluliyet derecelerine göre yararlandıkları gösterge üzerinden ve sosyal güvenlik kanunlarına göre dul ve yetim aylığı aldıkları süre ile sınırlı olarak ek ödemeden yararlanır. Dul ve yetim sayısının bir kişiden fazla olması hâlinde, verilecek ek ödeme hak sahipleri arasında eşit olarak paylaştırılır.”
“Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin, aynı sebeplerle malullük aylığı almakta olanların veya bunlardan ölenlerin çocuklarına her ay için; ilköğretimleri sırasında (1.250), ortaöğretimleri sırasında (1.875) ve yükseköğretimleri sırasında (2.500) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda eğitim ve öğretim yardımı yapılır. Bu yardımlar, yılda bir kez olmak üzere, bulunulan yılın Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısına göre hesaplanarak 1 Eylül-31 Aralık tarihleri arasında ve öğrenim durumunu gösterir belge ile birlikte yapılacak talep tarihindeki öğrenim seviyesi esas alınmak suretiyle toptan ödenir. 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında faaliyet gösteren özel eğitim okullarında eğitim alanlar da bu fıkranın durumlarına uygun hükümlerinden yararlanırlar.”
“Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları sebebiyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de yukarıdaki esaslar dahilinde ek ödeme ile eğitim öğretim yardımından yararlanırlar.”
MADDE 95 – 5434 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 225- Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak a